Bunun ülke ekonomisi için olumlu olduğu konusunda hemfikiriz değil mi? | Open Subtitles | أيمكننا جميعًا أن نتفق على أن هذا شيء جيد لهذا البلد؟ |
Bence hepimiz, o düşünceli, uzun vadeli planlamanın birçok gencin güçlü yanı olmadığı konusunda hemfikiriz. | TED | أعتقد أننا جميعًا قد نتفق على أن التخطيط المدروس طويل المدى ليس نقطة قوة لدى معظم من نعرفهم من المراهقين. |
Ve bence hepimiz kabul edebiliriz ki keyif kesinlikle yayılması gereken bir fikir. | TED | وأعتقد أن جميعنا يمكن أن نتفق على أن المتعة بالتأكيد فكرة تستحق الإنتشار. |
Sanırım Mona'nın demek istediği aşırı milliyetçilik. hemfikir miyiz bu hususta? | Open Subtitles | واعتقد ان مونا تقصد القوميه المتطرفه يمكن ان نتفق على ذلك؟ |
Bugün görünmezlik salgınını ortadan kaldırmak için harekete geçmekte anlaşalım | TED | لذلك دعونا نتفق على اتخاذ إجراء اليوم للقضاء على وباء الخفاء. |
İkonik kola kutusunun renginin kırmızı olduğunu ve aslında hepimizin kırmızı olduğu konusunda hem fikir olduğunu ama hayal ettiğimiz kırmızı çeşitlerinin bu odadaki insan sayısı kadar çeşitli olduğunu tartışıyor. | TED | يقول بأن الأحمر هو اللون الرمزي لعبلة الكولا، وفي الواقع، جميعنا نتفق على هذا، ولكن درجات الأحمر التي نتخيلها متنوّعة كعدد الأشخاص الموجودين في هذه الغرفة. |
Gerçekte,şeylerde aynı fikirdeyiz değil mi? | Open Subtitles | في الواقع، نحن نتفق على الكثير من الأشياء، أليس كذلك؟ |
O zaman Aynı fikirde olmama fikrini kabul etmek zorundayız. | Open Subtitles | حسنا، أعتقد بأننا يجب أن نتفق على عدم الأتفاق |
- O zaman aynı derdi paylaştığımız konusunda anlaşacağımıza anlaşabiliriz. | Open Subtitles | حسناَ إذاَ لنتفق على أن نتفق على أمور المشاكل المشتركة |
Böyle anlaşmamıştık tamam mı? | Open Subtitles | نحن لم نتفق على هذا |
Güzel şehrimizde korunma ücretinin sekiz altın olduğu konusunda anlaşmamış mıydık? | Open Subtitles | ألم نتفق على أن ثمن تنعمكَ بمدينتا الرائعة ثمانية قطع ذهبية؟ |
En azından burada diğer güdüler ve şüpheler olduğu konusunda anlaşabilir miyiz? | Open Subtitles | إذا هل يمكننا على الأقل أن نتفق على وجود دوافع ومشتبه بهم آخرين هنا؟ |
Doğru soruları sormaya başladığımızda ortaya çıkıyor ki, cevaplar korkunç, çünkü sağlık hizmetleri üzerine değil, daha önemli bir şey üzerine hemfikiriz: Sağlığın kendisi üzerine. | TED | تبين أنه عندما نسأل السؤال الصحيح، تذهلنا الإجابات، لا نتفق على الرعاية الصحية، بل شيء أهم نتفق على الصحة. |
Doğru soruyu sorduğunuzda, her şey daha net ortaya çıkıyor: Bu ülkede sağlık hizmetleri konusunda çatlaklarımız olabilir, fakat sağlık konusunda hepimiz hemfikiriz. | TED | عندما تطرح السؤال الصحيح، يكون اكثر وضوحاً؛ قد لا نتفق على الرعاية الصحية في هذا البلد ولكن نتفق على أن نكون أصحاء. |
Şu andan itibaren, Tomas Fuentes'i terk etme planımızda dürüst olacağımızda hemfikiriz. | Open Subtitles | منذ هذه اللحظة نتفق على صدق نوايانا بهجر توماس فيونتيه |
Sanırım hepimiz hemfikiriz ki, eğer bir kişiyi öldürmek,.. | Open Subtitles | وأعتقد أننا جميعا نتفق على انه اذا قتل شخص واحد |
Eğer seni tekrar kabul etmemi istiyorsan bir anlaşmaya varmamız gerek. | Open Subtitles | إذا أردتني أن أعيدك مرة أخرى علينا أن نتفق على شيء |
Kolluk işinde, bu şeye adapte olmamız ve toplum polisliğine daha uyum sağlamak gerektiğini kabul ederiz | TED | عند تطبيق القانون، نحن نتفق على اعتماد هذا التفكير ونتجه أكثر إلى الشرطة المجتمعية. |
Sonunda bir konuda hemfikir olduğumuza sevindim, Martin. | Open Subtitles | أنا مسرور أننا نستطيع أن نتفق على شيء في النهاية يا صديقي |
Amerikalı ve global izleyicilerin daha iyisini talep ettikleri ve hak ettikleri için harekete geçmekte anlaşalım. | TED | ودعونا نتفق على اتخاذ إجراء اليوم للاتفاق على أن جماهير الولايات المتحدة والمشاهدين العالميين يطلبون ويستحقون أكثر. |
Evet Alicia, pek hem fikir olamıyoruz, ama bunda hem fikir olalım. | Open Subtitles | نعم يا (اليشا), نحن لا نتفق على الكثير, ولكننا نتفق على هذا |
Sınıflarda cep telefonlarına izin verilmemesi konusunda hepimiz aynı fikirdeyiz. | Open Subtitles | نحن نتفق على قاعدة أن الهواتف المحمولة غير مسموح بها في الصف |
Bence bunda Aynı fikirde olmadığımızı kabul etmeliyiz. | Open Subtitles | أظن بأن علينا أن نتفق على إختلافنا في هذا الأمر |
Tüm bunları geride bırakacağız. Böylece anlaşamamak için anlaşabiliriz. | Open Subtitles | علينا أن نضع كل هذا خلفنا كي نتفق على ابداء الرأي |
- Böyle anlaşmamıştık. 80 demiştik. | Open Subtitles | -لَم نتفق على هذا, اتفقنا على 80 فقط |
Bu davayı almama konusunda anlaşmamış mıydık? | Open Subtitles | ألم نتفق على أن لا نتولى أمر هذه القضية ؟ |
Birbirimize güven konusunda anlaşabilir miyiz? | Open Subtitles | هل نتفق على الثقة ببعضنا ؟ |