Bu şekilde biz olayı çözene kadar en azından güvende olursun. | Open Subtitles | بتلك الطريقة ستكونين بمآمن على الأقل بينما نجد حلاً للأمر |
Eğer parayı bulursak, ne yapacağımızı çözene kadar bizim binanın bodrum katında kilitli olarak tutarız. | Open Subtitles | لو قمنا باستعادته سوف نقوم بوضعه في قفص سفلي في القبو حتى نجد حلاً لما سنفعل به |
Kurtulmanın bir yolunu bulacağız, anladın mı? | Open Subtitles | لا بد أن نجد حلاً |
- Tamam Zoe, bir yolunu bulacağız. | Open Subtitles | حسناً زوى سوف نجد حلاً |
Bir şekilde bir yolunu buluruz hep. | Open Subtitles | سيكون علينا أن نجد حلاً مناسباً |
Ama durum daha da kötüleşmeden bir araya gelip bunu çözmeliyiz. | Open Subtitles | لكن، يجب أن نلتقي فعلاً و نجد حلاً لهذا قبل أن تسوء الأمور |
Üstesinden gelebiliriz. Sorunları halledebiliriz. | Open Subtitles | كلا , يمكننا أن نتولى الأمر ربما نجد حلاً له |
- ta ki olayı çözene kadar. - Haklı. | Open Subtitles | حتى أن نجد حلاً لهذا الشيء - إنه محق - |
Bir yolunu bulacağız. Nasıl? | Open Subtitles | -سوف نجد حلاً |
Bir yolunu bulacağız. | Open Subtitles | -سوف نجد حلاً |
Belki başka bir çözüm buluruz. | Open Subtitles | ربما بإمكاننا أن نجد حلاً آخر |
Yanına gelirim, birlikte bir çözüm buluruz. | Open Subtitles | سأجلس معك ويمكننا أن نجد حلاً ما. |
Bunu çözmeliyiz. Sadece büyük banknotlar. | Open Subtitles | علينا أن نجد حلاً لهذا كل الذي معي من الفئات الكبيرة |
Bunu çözmeliyiz. Sadece büyük banknotlar. | Open Subtitles | علينا أن نجد حلاً لهذا كل الذي معي من الفئات الكبيرة |
Bu yüzden, bana geri dönebilirsen, muhtemelen bunu halledebiliriz. | Open Subtitles | أذا امكنكي معاوده الاتصال حتى نجد حلاً لذلك |
Bunu halledebiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نجد حلاً لهذا |