"نحظى بمحادثة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir konuşma
        
    • konuşabiliriz
        
    • konuşmamız
        
    • bir sohbet
        
    • bir diyalog
        
    • muhabbet ediyoruz
        
    Bir, duyguların hakkında uzun ve dokunaklı bir konuşma yapabiliriz ya da ikinci seçenek... Open Subtitles الخيار الأول، يمكننا أن نحظى .. بمحادثة طويلة حسّاسة .. بشأن مشاعرك، أو الخيار الثاني ..
    Senin için sakıncası yoksa burada özel bir konuşma yapmaya çalışıyoruz. Open Subtitles هل تمانع ؟ نحن نحاول أن نحظى بمحادثة خاصة هنا
    Kuralların ne kadar yerle bir edildiği hakkında konuşabiliriz. Open Subtitles لذا يمكننا أن نحظى بمحادثة أخرى حول.. مدى فشل هذا القانون..
    Genelde başıma gelmez. Eğer istersen uzun uzun birbirimizle açık konuşabiliriz. Open Subtitles هذا لا يحدث لي عادةً هل تريدين ان نحظى بمحادثة حميمية طويلة؟
    Sadece konuşmamız gerekiyor. Sen ve ben. Open Subtitles نحن فقط سوف . نحظى بمحادثة قصيرة , أنت و أنا
    Sanırım sen ve ben ufak bir sohbet yapabiliriz. Open Subtitles فكرت انه من الممكن ان نحظى بمحادثة انا وانت
    Bir sefer de çükünü içermeyen bir diyalog kuralım. Open Subtitles هل يمكننا أن نحظى بمحادثة بدون أن تذكر فيه موضوع قضيبك ؟
    İki insan havadan sudan muhabbet ediyoruz. Open Subtitles لا، أننا فقط مجرد شخصين نحظى بمحادثة.
    Neden seninle bu şeyin verandanda ne aradığına dair dürüst bir konuşma yapmıyoruz? Open Subtitles لم لا نحظى بمحادثة صادقة عن مالذي يفعل هذا الشيء بحق الجحيم عند شرفة منزلك الأمامية ؟
    Kardeşini bulamıyoruz ve hâlâ annene ne olduğuna dair uygun bir konuşma gerçekleştiremedik. Open Subtitles لا يمكننا العثور على أختك، ومازلنا لا نستطيع أن نحظى بمحادثة مناسبة حول ما حدث لأمك
    Sanırım seninle güzel ve uzun bir konuşma yapacağız. Belki de bütün yaratılanlar içinde önemsediği tek canlı olabilirsin ve belki de bu sonunda onun ortaya çıkmasını sağlayabilir. Open Subtitles أظن أنه يجب علينا أن نحظى بمحادثة طويلة قد تكون أنت الوحيد من بين جميع خلقه
    Sanırım seninle uzun bir konuşma yapmalıyız. Open Subtitles أظن أنه عليك أنت و أنا أن نحظى بمحادثة طويلة
    Yetişkinler gibi konuşabiliriz sanmıştım ancak görünüşe göre imkânsız. Open Subtitles حسنًا، أتعلمان، ظننت أن بإمكاننا أن نحظى بمحادثة كالبالغين ولكن من الواضح أن لا يمكننا
    Hepimiz yetişkiniz, fiziksel aşk hakkında konuşabiliriz ve çıkan bu sesler hakkında. Open Subtitles جميعنا بالغون يمكننا أن نحظى بمحادثة عن العلاقة الحميمة والضوضاء الناشئة عن هذا
    Bay Locke, konuşabiliriz ama senin düşündüklerinin samimi olduğu kadar inandıklarımın da dürüst olduğunu düşünürsen. Open Subtitles أستاذ /لوك يمكننا أن نحظى بمحادثة فقط فى حالة أن الأمر ليس فقط ما تعتقد أنه مخلص و لكن أيضاً ما تعتقد أنه صادق
    Daha önce olanlar hakkında konuşmamız gerekiyor. Evet. Open Subtitles -يجب علينا أن نحظى بمحادثة عمّا حدث سابقًا
    Kısa bir sohbet edebileceğimizi umuyordum. Open Subtitles أتمنى لو كان بإمكاننا أن نحظى بمحادثة صغيرة
    Pekâlâ, belki birlikte uzlaşmacı bir diyalog kurabiliriz. Open Subtitles ربما يُمكننا أن نحظى بمحادثة بنّاءة
    Biz şu anda muhabbet ediyoruz. Open Subtitles .أنت مخطئ ! نحن نحظى بمحادثة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more