Hadi bakalım. Kaldırın. Aferin kızım. | Open Subtitles | حسناً , ها نحن ذا ارفعوها , احسنت يا فتاتي |
Hadi bakalım. Eller birlikte, hazır mısınız? | Open Subtitles | هيا بنا مجموعة من الأيادي , ها نحن ذا , مستعدون ؟ |
Aklımdan çıkaramıyorum. Turta. Haydi bakalım. | Open Subtitles | ولا أستطيع إخراج الفكرة من رأسي الفطائر , ها نحن ذا |
İşte başlıyoruz. Yarı finalin ikinci maçının ikinci raundu. | Open Subtitles | ها نحن ذا إنها الجولة الثانية من الدور نصف النهائي الكبير الثاني |
Devam et salla, işte böyle. - Vaav. - Oh. | Open Subtitles | واصلي الأهتزاز , ها نحن ذا هل تلك هديتي ؟ |
İşte burada, ve şimdi en basit çözüme doğru Gidiyoruz. | Open Subtitles | باختصار، المفهوم العام للقيم ها نحن ذا نحن نتجه نحو الحل الأكثر بساطة |
İşte buradayız ve nihayet sizin için elimden geleni yaptım, artık dışarıya çıkıp kendi başınıza uçmak ve ölmek arasında seçim yapmalısınız. | Open Subtitles | ها نحن ذا في النهاية فعلت ما باستطاعتي من أجلكم الآن عليكم أن تذهبوا و تفكروا بأنفسكم حان الوقت للطيران أو الموت |
Hadi Gidelim. | Open Subtitles | رصيف رقم ثلاثة يحمّل كل أصحاب التذاكر الآن ها نحن ذا |
- Hiç olmazsa beyazlarla savaştınız. - başladık yine. | Open Subtitles | على الأقل, قمت بمحاربة رجال ذو بشرة بيضاء - ها نحن ذا - |
Hadi bakalım. Sizin zaten sevgililer gününü kutlamamanız gerekiyor. | Open Subtitles | ها نحن ذا انتم ايها الأطفال لايفترض بأنكم |
Hadi bakalım. 2. virajı geçti. İşte, gambon'da. | Open Subtitles | ها نحن ذا, قادم من المنعطف قبل الاخير, هاهو منعطف غامبون |
Kaçamıyor, avda şu an. Biz de onu avlayacağız, hadi bakalım. | Open Subtitles | لن تهرب، إنها تُطاردنا، وكذلك نحن، ها نحن ذا |
İstediğim tempoda değil. Sorun yok, dert etme. Başla bakalım. | Open Subtitles | .إنها غير منسجمة مع سرعة إيقاعي .لا بأس، لا تقلق، ها نحن ذا |
Sadece sen ve ben, bebeğim. Hadi, sen ve ben. Hadi bakalım. | Open Subtitles | أنا وأنتِ فقط يا عزيزتي، هيا، أنا وأنتِ، ها نحن ذا. |
Hadi bakalım. Bende bir tane beleş içkin var. | Open Subtitles | ها نحن ذا, ستحصلين على مشروب مجاني على حسابي |
Tamam çocuklar. başlıyoruz. Yaptım. | Open Subtitles | حسناً يا رفاق , ها نحن ذا يجب هذا ان يعمل |
Aha, yine başlıyoruz, bu saçma işe başladığından beri hep acelemiz var... | Open Subtitles | ها نحن ذا مجداً ، دائماً متعجلة مذ بدأت ذلك العمل اللعين... |
Tamam. Pekâlâ, tamam. İşte başlıyoruz. | Open Subtitles | كل شيء سيكون على ما يرام حسنٌ، ها نحن ذا |
Pekala Gidiyoruz, GPS kontrol korna, motor kontrol her şey kontrol edildi. | Open Subtitles | حسنا، ها نحن ذا جى.بى.إس تشغيل د.فى.دى، سى.دى تشغيل شخصاً ما من تشيكوسلوفاكيا يكون تشيكى |
şimdi... sonunda işte buradayız, yüz yüze. | Open Subtitles | والآن، ها نحن ذا في النهاية نتقابل وجهاً لوجه |
Pekala. Bizim otobüs. Gidelim! | Open Subtitles | حسناً يا أولاد ها نحن ذا, لننطلق |
İşte başladık. Sakin ol, kızım. Küp şeker? | Open Subtitles | ها نحن ذا ، ترفقي يا فتاة ، مكعب سكر ؟ |
Tamam, onun yanında üç veya kız olsun. Haydi, Haydi. İşte böyle. | Open Subtitles | حسنا , 3 أو 4 معه , لنذهب هيا , ها نحن ذا |
İşte çekiyorum şimdi odaklanıyorum şu güzel... | Open Subtitles | ها نحن ذا أنا فقط عليَّ التركيز على هذا الفاتنة |