-Ama onlar ikinci sınıf kalıyor. Bizim elimizdeki kaynaklara imrenerek bakmakla yetinirler. | Open Subtitles | تباً يابيل أنهم حمقي نحن لدينا مصادر لا يستطيعوا أن يحلموا بها |
Bu gün, misafirlerimiz var. Fransız televizyonu için, Bizim hakkımızda film yapıyorlar. | Open Subtitles | نحن لدينا زوار اليوم ، إنظروا هم يصنعون فيلماً عنا للتلفزيون الفرنسي |
Gördüğünüz gibi burada altı ay süreyle rahat yaşayabilecek şartlara sahibiz. | Open Subtitles | كما ترون نحن لدينا ما يكفي لعيش براحة لمدة ستة اشهر |
elimizde eski karısının, ailesinin, arkadaşlarının, bilinen tüm iş ortaklarının adresleri mevcut. | Open Subtitles | الان, نحن لدينا العناوين الخاصة بزوجته, الخاصة بأولاده اصدقائه, جميع معونيه ومساعديه. |
Onlar birkaç kişi, ama biz bütün şehri tarayabiliriz. Ve inan bana yapıyoruz. | Open Subtitles | هناك فقط القليل منهم بينما نحن لدينا رجال يمكنهم تغطيه المدينه ، صدقينى |
En azından bizde çift hızlı çalı kesici var. | Open Subtitles | حسناً .. على الأقل نحن لدينا قاطع حائطي ذو إتجاهين |
Emir aldık seni götüreceğiz... 'çünkü eve gidiyorsun. | Open Subtitles | نحن لدينا.. أأ.. أوامر بأن نحضر لنأتى بك |
Her çeşit insan geliyor. Biraz önce burada bir İngliz lordu vardı. - Burada mıydı? | Open Subtitles | نحن لدينا كل الأنواع.من فترة قصيرة فقط كان لدينا لورد انجليزى حقيقى هنا |
Ayrıca, mükemmel bir adayımız var zaten: | Open Subtitles | اضافه لذلك نحن لدينا المرشح المثالي مسبقاً سافانت |
E Bizim de polisle konusmayan adamlarimiz var, simdiki rejimi pek sevmeyen tipler. | Open Subtitles | حسنا نحن لدينا مصادر لن تخبر الشرطة أناس ليسوا متفقين مع النظام الحالي |
Karar Bizim, ancak bazen hayat Bizim adımıza seçer ve bunu bize haber vermez. | TED | نحن لدينا الاختيار، ولكن أحيانًا الحياة هي من تختار لنا، ولا نحصل على فرصة الانتباه |
Yani Bizim parmak patlayıcılarımız var, diğerlerinin dinazorları. | TED | إذا نحن لدينا الإصبع المنفجر، وآخرون لديهم ديناصورات، كما تعلمون. |
Gerçekliğin nesnelliği ve öznelliği ile iddiaların nesnelliği ve öznelliği arasında sürekli bir kafa karışıklığına sahibiz. | TED | لكن نحن لدينا هذا الخلط المستمر بين الموضوعية و الذاتية كخواص للحقيقة و الموضوعية و الذاتية كخواص للادعاءات |
Gerçekten çok eski ve fiziksel tehlikeye karşı olan bir sisteme sahibiz. | TED | نحن لدينا نظام قديم حقاً وهو موجود للتجاوب مع الخطر الجسدي. |
Askeri güç mü? Dünyanin dördüncü büyük askeri gücüne sahibiz. | TED | هل هي القوة العسكرية ؟ حسنا، نحن لدينا رابع أكبر جيش في العالم. |
Şimdi özellikleri de elimizde olduğuna göre kayıtı inceleyelim ve bir tipi ya da usulü olup olmadığını öğrenelim. | Open Subtitles | الآن نحن لدينا وصفها، لنبحث في اللقطات ونري إن كنا قادرين على إثبات أي نوع من الأنماط أو الروتين. |
İşte, bu bizi çok mutlu etmekte, çünkü simdi Bizim hem elimizde çalışan kanıtlar var. | TED | وهذا يجعلنا سعداء جداً واليوم نحن لدينا دليل ان هذا ينجح فعلاً |
Peki neden bunlar var? Çünkü, söylediğim gibi, biz oyunların önemli olduğunu düşünüyoruz. | TED | لماذا لدينا هذه الأشياء؟ حسنا، كما قلت سابقا، نحن لدينا هذه الأشياء لأننا نعتقد أن ربما اللعب هو شئ مهم. |
biz de yol işi yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن نقوم بعمل تجارة الطريق نحن لدينا نصف دستة من مندوبي المبيعات في الدور هنا |
-Tamam, bizde sekiz tane daha var. | Open Subtitles | خمسه وخمسون ، حسناً نحن لدينا ثمانيه او اكثر |
- Bunu görmek için yaşamak istemiyorum. - Kırıcı bizde. | Open Subtitles | انا لااريد العيش لرؤية ذلك نحن لدينا دسربتر |
Seni götürmek için emir aldık çünkü eve dönüyorsun. | Open Subtitles | نحن لدينا.. أأ.. أوامر بأن نحضر لنأتى بك |
Hayır, paraya ihtiyacım yok anne, ben... - en son karşılaştığımızda, çocuklar zaten bir Tanrı'mız vardı! | Open Subtitles | للمرة الأخيرة أقول هذا نحن لدينا حاكم مسبقا |
Ama bu çok zor olan sınavda bir sorunumuz var. | TED | لكن من أجل هذا الامتحان، الذي يكون صعبًا جدًا، نحن لدينا مشكلة. |