"نحن نأخذ" - Translation from Arabic to Turkish

    • alıyoruz
        
    • alırız
        
    • alıp
        
    • götürürüz
        
    Koloniyi öldürmüyoruz, sadece yüzeyinden merkeze girip ufak bir örnek alıyoruz. TED نحن لسنا مستعمرة قتل: نحن نأخذ عينة اساسية صغيرة من الأعلى.
    Biz donör karaciğerini alıyoruz, ılımlı deterjan ajanlarla bütün hücrelerini üstünden alıyoruz tüm hücreleri oradan alıyoruz. TED نحن نأخذ كبد المتبرع, و نستخدم محللات خفيفة, ثم, بإستخدام تلك المحللات, نأخذ كل الخلايا خارج الكبد
    Bu tehdidi ciddiye alıyoruz! Yukarda neler var? Open Subtitles نحن نأخذ تهديدهم على محمل الجد ماذا لديك في الخارج
    Tamam burası küçük bir kasaba. Okul ruhunu çok ciddiye alırız. Open Subtitles حسناً إنها مدينة صغيرة و نحن نأخذ روح مدرستنا بجدية أكبر
    Bugün bildiğimiz tüm parçacıkları alıp, var olan bir yapıya onları uyarlamaya çalışıyoruz. Open Subtitles ما نسميه التماثلات نحن نأخذ كل الجسيمات التي نعرفها اليوم ونحاول أن نجمعهم
    İstek parçaları alıyoruz. Elinde iyi şeyler var mı? Open Subtitles نحن نأخذ طلبات الموسيقى, ألديكِ أية شيء جيد؟
    Boks ve kendimizi savunma dersleri alıyoruz. Open Subtitles نحن نأخذ دروس بالملاكمة و الدفاع عن النفس
    Bu yıl "Gruplar Savaşı"'nı ciddiye alıyoruz. Open Subtitles دوي, نحن نأخذ معركة الفرق بجدية هذه السنة
    Biraz ağırdan alıyoruz. Ama o kesinlikle aradığım kişi. Open Subtitles نحن نأخذ الأمور بهدوء لكنها المناسبة لي بالتأكيد
    - Belki bunu biraz fazla ciddiye alıyoruz? Open Subtitles ربما نحن نأخذ هذاا على محمل الجد قليلا 3
    Buna engel olmak için her türlü önlemi alıyoruz En son onlar da bunu söylemişlerdi değil mi? Open Subtitles نحن نأخذ كل الحذر لتفادي ذلك اليس هذا ماقالوه آخر مرة ؟
    Küçük yaşta alkol alımını çok ciddiye alıyoruz Open Subtitles نحن نأخذ مسائل الكحول تحت السن القانوني على محمل الجد
    Araştırmamızı çok ciddiye alıyoruz ve gönülden inandığımız bir proje bu. Open Subtitles أعني، نحن نأخذ أبحاثنا على محمل الجد للغاية. وهو مشروع نؤمن فيه حقاً.
    Beynin sol kısmını alıyoruz, yani bilimi ve beynin sağ kısmıyla harmanlıyoruz, yaratıcılıkla. Open Subtitles نحن نأخذ نصف العقل الأيسر العلم وندمجه مع نصف العقل الايمن الابداع
    - Sizin paranızı alıp, o parayla kadınlarınızı da alıyoruz. Open Subtitles احصل على بعضها على البعض نحن نأخذ اموالك ونشتري عاهراتكم بأموالكم
    Gerekli tüm önlemleri alıyoruz değil mi Yüzbaşı? Open Subtitles نحن نأخذ الاحتياطيات الضرورية , صحيح , ايها الكابتن؟
    Her nefesimizi sanki son nefesimiz gibi alırız, ve havanın güzel olmasını umarız. Open Subtitles نحن نأخذ كل نَفسُ كأنه الأخير ونأمل أن الهواء لطيفاً
    Nakit kredi kartı ya da çek alırız. Open Subtitles نحن نأخذ النقدية، وبطاقات الائتمان أو الشيكات.
    160 şekel alırız. Bu sadece eskort hizmeti içindir. Open Subtitles نحن نأخذ 160 شيكل هذا لخدمة المرافقة فقط
    Sevdiğimiz şeyleri alıp üzerlerine yeni bir şey inşa ediyoruz. TED نحن نأخذ الأشياء التي نحبها ونبني فوقها.
    Kıdemsizleri saha idmanlarına götürürüz. Open Subtitles نحن نأخذ الصغار إلى تمرين عملى بالحقل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more