Biz bunu teknik olarak nasıl yapacağımızı bilmiyoruz o nedenle bu görsel sahte. | TED | ولا ندري كيف يمكننا ان نفعل ذلك تقنيا لذلك هذه الصفحة ليست حقيقيه. |
Diğer pıhtıları önlemek için heparin vermeye başladım ama hâlâ neler olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | بدأتُ معها بالهيبارين لمنع جلطات أخرى، لكنّنا ما زلنا لا ندري ما يحدث |
Kırmızı bir şeydi işte. Kan mıydı başka bir şey miydi bilmiyoruz. | Open Subtitles | لقد كان شيئاً أحمراً، لا ندري إن كان دماً أو شيئاً آخر |
Bunu biliyoruz çünkü bilim insanları yüz binlerce yıl önce yaşamış ilk insanlardan DNA elde ettiler. | TED | ونحن ندري أن السبب في ذلك هو استعادة العلماء للحمض الننوي من البشر القدماء الذين عاشوا منذ مئات الآلاف من السنين. |
Hayır, bunların nasıl gerçekleştiğine dair hala bir fikrimiz olmadığını söylüyorum. | Open Subtitles | بل أقول لك أننا لا ندري كيف حدث أيّ من ذلك |
Bak, bu bir tuzak olabilir. İçeride ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | انظر، قد يكون هذا كميناً لا ندري ما يوجد هناك |
Bunların ne anlama geldiğini ve aleyhimize nasıl kullanılacağını hiç bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولا ندري ماذا قد يعني ذلك كيف يمكن أن يُستخدم ضدنا |
Neredeyse bir ay oldu ve hala o gün ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | نقترب من شهر ، ومازلنا لا ندري حتى ما حدث ذلك اليوم |
Ama hazırlıklı olun. Çünkü bizi orada neyin beklediğini bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولكن كونوا على استعداد لأننا لا ندري ماذا ينتظرنا هناك |
Fakat bu çok yeni bir buluş ve bunun klinik bakıma uygun olup olmadığını henüz bilmiyoruz. | TED | وهذا استنتاج مبكر جدا ولا ندري بعد إن كان مرتبطا بالعناية الإكلينكية. |
Doğru cevap olup olmadığını bilmiyoruz ancak kuantum mekaniği kuşların yön bulmasına yardım ediyor olsa, müthiş olmaz mıydı? | TED | لا ندري إن كان ذلك هو التفسير الصحيح، ولكن، أليس شيئاً مثيراً إن كانت ميكانيكا الكم هي ما يساعد الطيور على النتقل؟ |
Yanlış giden şeylerin kullandığımız metodlar olup olmadığını ve bu mercanın resifteki döllenme sorunundan muzdarip tek tür olup olmadığını bilmiyoruz. | TED | لا ندري إن كنا قد أخطأنا في أساليبنا ونحن لا نعلم إذا كان المرجان في هذه الشعاب فقط هو الذي يعاني من قلة الخصوبة. |
İnsanlar bilinçsizce bazı şeyleri izliyorlar, nedenini bilmiyoruz. | TED | الناس يقومون باتِّباع الأشياء بوعي ، لماذا ، لا ندري. |
Ve sonra... doğrusu, biz ne olduğunu tam olarak bilmiyoruz. | Open Subtitles | و بعد ذلك ، حسناً ، لا ندري بالضبط ماذا حدث |
Madem yerini bilmiyoruz, nereye gidiyoruz böyle? | Open Subtitles | وإلى أين نحن ذاهبون إن كنا لا ندري أين هي؟ |
Ortalıkta dolaşıp duruyoruz ve ne yapmamız gerektiğini gerçekten bilmiyoruz. | Open Subtitles | تعرضنا للعديد من المشاكل لم نعد ندري مانفعل |
Bir işe yarar mı, onu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | قد يضر حتى بذكائك , نحن لا ندري اذا كانت هذا الجهاز سيعمل |
Aynı mağazayı art arda üç, dört kez soyduklarını biliyoruz. | Open Subtitles | فنحن ندري أنهم يسطون على المتجر نفسه عدة مرات |
Hayır, bu şey aniden, herhangi bir yerde ortaya çıkabilir ve hiçbir fikrimiz olmaz. | Open Subtitles | كلاّ، يمكن لهذا الشيء أن يظهر .في أي وقت وبأي مكان دون أن ندري |
Bu elektronik gözün arkasında ne kötülükler saklı kim bilir. | Open Subtitles | لا ندري أي شر يترصد لنا خلف تلك الأعين الإلكترونية؟ |
Bebeğe dokunmuyoruz çünkü ellerimizi nerelere sürdüğümüzü bilemeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نلمس الطفل لأننا لا ندري أين كانت تلك اليدين أليكس يعلم |
20 yıl boyunca, bu tip binalar inşa ettik. Çünkü bundan ne kadar nefret ettiğinizi bilmiyorduk. | TED | منذ 20 سنة كنا نخرج للوجود بنايات كهذه لأننا لم نكن ندري كم كنتم تكرهونها. |