"نزوة" - Translation from Arabic to Turkish

    • ucube
        
    • heves
        
    • hevesle
        
    • kaçık
        
    • çılgın
        
    • kapris
        
    • kaprisi
        
    • manyağı
        
    • fantezisi
        
    • süslü
        
    • anlık
        
    • bir kaçamak
        
    Kulakları büyük diye, ona ucube diyorlar. Open Subtitles لمجرد أنه لديه تلك الآذان الكبيرة ، يدعونه نزوة
    Konuşacak olan sensin, seni kansız, para düşkünü ucube. Open Subtitles لنرى من الذى يتحدث ، أنت الشاحبة , ذات نزوة باحثة عن المال.
    Oyunculuğun geçici bir heves olduğunu ve boşvermem gerektiğini söyleyecek. Open Subtitles سيقول لي أن التمثيل نزوة و يجب أن أنسى الأمر
    Bu kadar zaman ve efor harcadığın sana verilen bir hediyeyi, bu yeteneği ...bir anlık hevesle çöpe atmana izin veremem. Open Subtitles الموهبة التي سخرت لها وقت و جهد كثيرين و تضيعيها بها بسبب نزوة
    Şimdi kaçık olduğumu düşünecek. Open Subtitles ما كان ينبغي أن أتركك تُكلمها رائع.الأن تعتقد أنني نزوة.
    Anne kız, çılgın bir alışverişe çıkalım. Open Subtitles نحن بحاجة إلى نزوة شراء لإرضاء ام وابنتها
    Bense düzülenim. O bir kahraman bense ucube bir kevaşe. Open Subtitles أنا مجرد نزوة, هو البطل 'وانا مجرد متعه بالنسبه له 'جِمَاعٌ بَذِيء
    Bir dakikalığına şaşırtıcı bir kız ve sonrasında öfkeli kıskanç bir ucube. Open Subtitles إنّها تكون فتاه مُذهلة لدقيقة، ثمّ تنتابها نزوة الغيرة فيمَ بالدقيقة التي تليها.
    Şehirden ayrılmadan önce ucube bir sirkte iyi bir görünüm elde etmek mi istiyorsun? Open Subtitles كنت ترغب في الحصول على نظرة فاحصة على أكبر نزوة في السيرك قبل ان يترك المدينة من أجل الخير ؟
    ucube krallıkta bir ucube daha. Open Subtitles مجرد نزوة أخرى في مملكة الإنحراف
    Bir ay içinde bir ucube olduğunu farkettim. Open Subtitles ثم في الشهر في، اكتشفت أنها نزوة.
    İnsanların kaderlerini bulmalarına yardım ederken bunu kullanırım. Bana ucube diyorlar. Open Subtitles أنا استخدم هذا لإيجاد القدر مجرد نزوة
    -O zaman seve seve yardım ederdim. -Bu bir eğlence ya da geçici heves değil. Open Subtitles سأكون مسروراْ لعرض خدماتى هذه ليست مزحة أو نزوة
    Senin için geçici bir heves değil bu. İnancın ve tutkunla bunu ona kanıtla. Open Subtitles ليست نزوة بالنسبة لك، أثبت ذلك له يإيمانك و بعاطفتك
    Ve kariyerimi riske atmam ya da bir heves için müşterimin kariyerini. Open Subtitles ،لا أجازف بمسيرتي ولا بمسيرة عملائي لأجل نزوة
    Geçici bir hevesle paylaştığın bir şeyin yıllarca başına musallat olmasını istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أراكِ مُطاردة لسنواتٍ بسبب شيءٍ نشرته في نزوة.
    Bu yüzden, iki misli hevesle okulun yıllarını karşılaştırarak yüz taraması yaptım. Open Subtitles و في نزوة مزدوجة لقد أجريت بحث للتعرف على الوجوه في سجلات الطلاب في المدارس
    Bir başka kaçık daha, kaçıkların ülkesinde. Open Subtitles مجرد نزوة أخرى في مملكة الإنحراف
    Yetseydi, çılgın olmazdı, değil mi? Open Subtitles لو اننا نملك ثمنها، لما كانت نزوة أليس كذلك؟
    Sırf kapris olsun diye ya da sürtüğün iyi olduğunu düşündüğün için her hangi bir konuda kural koyamazsın. Open Subtitles لايمكنك إستبعاد إحتمال لمجرد أن لديك نزوة .. أو لأنك إستحسنت منظر تلك العاهرة
    Birleşik Devletler Şerifinin nefesi küstah, fiyakacı, kibirli, itici bir herifin kaprisi ile kesilebiliyor. Open Subtitles حيث حياة مارشال أمريكي يمكن أن تتبدد في نزوة متغطرسة الضفدع المتكبّر المغرور؟
    Esas sen ne yapıyorsun bu uzun, güzel saçlarınla, seni hippi manyağı? Open Subtitles الذي تَعْملُ مَع شَعركَ الجميل الطويل، أنت نزوة هبي؟
    Yani bu kesinlikle bir gezi intikam fantezisi değil, öyle mi? Open Subtitles إذاً، تلك رحلة ميدانيّة بالفعل، و ليست نزوة إنتقام؟
    süslü silahlarınız Jack ve bıçaklarına karşı hiçbir işe yaramayacak. Open Subtitles وسوف أسلحة بك نزوة لا تفعل أي شيء ضد جاك والسكاكين له.
    Eğer öyle bir şey yapmışsam bile, bir anlık bir olaydan fazlası olmazdı. Open Subtitles حتى لو حدث هذا فلن يكون أكثر من مجرد نزوة عابرة
    Bunu, evliliğimi boşuna çöpe atmadığıma, hayatımı bir kaçamak uğruna çöpe atmadığıma, inanmak için yaptım. Open Subtitles , أردت ان أصدق أن علاقتنا قد تنجح , و أنني لم أتخلص من زواجي هدراً أنني لم أتخلص منه بسبب نزوة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more