Eğer istiridyeleri kendi dünyalarına gönderebilirsek belki kendi dünyamızı da kurtarabiliriz. | Open Subtitles | إذا أستطعنا أن نُعيد المحار إلى عالمهم ربما نستطيع إنقاذ عالمنا. |
Filmi onun elinden alıp tekrar çekip redakte edebiliriz. Belki bir şeyleri kurtarabiliriz. Çok kibirli. | Open Subtitles | نستطيع أن نأخذ الفيلم منه، ونعيد تصويره ربما نستطيع إنقاذ شيء ما |
Bayan Nordberg, kocanızın kolunu kurtarabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد يا سيدة نوردبرج أننا نستطيع إنقاذ ذراع زوجك |
Belki bir yerine iki kişiyi kurtaracağız. | Open Subtitles | و ربما نستطيع إنقاذ شخصين بدل من شخص واحد |
Bizden birini kurtaramayacaksak kimi kurtaracağız? | Open Subtitles | إذا لم نستطيع إنقاذ شخص منا من الذي سيفعل ؟ |
Thomas'ı ve hastalığın bulaştığı diğerlerini nasıl kurtaracağız? | Open Subtitles | كيف نستطيع إنقاذ (توماس)؟ {\pos(190,240)} والآخرين الذين نقل إليهم المرض؟ |
Burada, kardeşimin yanında da kurtarabiliriz. | Open Subtitles | نستطيع إنقاذ الناس هنا في لوس أنجلوس جانب أخي |
Maden Arama'nın başına geçtiysen Eskimo topraklarını kurtarabiliriz. | Open Subtitles | اذا أصبحت مدير الاستكشاف ,ستيف؟ نستطيع إنقاذ الأسكيمو |
Beni vurursun ya da onu hastaneye götürmemize izin verirsin böylece hayatını kurtarabiliriz. | Open Subtitles | يمكنك أن تطلق النار عليّ أو يمكنك أن تدعنا نأخذه إلى المستشفى حتى نستطيع إنقاذ حياته |
Bu şehri kendi başımıza da kurtarabiliriz. | Open Subtitles | نستطيع إنقاذ هذه البلدة بأنفسنا |
Artık beklemek yok. Kendi kendimizi kurtarabiliriz. | Open Subtitles | كفى انتظاراً نستطيع إنقاذ أنفسنا |
BOLİVYA'YI BU KRİZDEN KURTARABİLİRİZ. | Open Subtitles | نستطيع إنقاذ (بوليفيا) من هذه الأزمة |
Dramaworld'ü kurtarabiliriz. | Open Subtitles | rlm; نستطيع إنقاذ "دراماورلد" |