"نشاهده" - Translation from Arabic to Turkish

• izliyoruz
• izleyelim
• görüyoruz
• izleyeceğiz
• izlemek
• izleriz
• izlediğimiz
• izlerdik
• görmediğimiz
• görmedik
• görmemizi
• izlemeliyiz
• izlediğimizi

Televizyonda sürekli izliyoruz.
نشاهده طوال الوقت على قناة الخيال العلمي

Bu yüzden kaydettim ve bu akşam izliyoruz, öyle değil mi?
لذا أنا سجلتها و نحن سوف نشاهده الليلة ، أليس كذلك ؟

Bunu izleyelim. Daha sonra geriye gideceğiz ve nasıl yaptığımı anlatacağım.
دعونا نشاهده و من ثم سنعيد عرضه لكي أريكم كيف صنعت هذا الملف المرئي

Bu görüntü elimize yeni ulaştı, ilk kez görüyoruz.
هذا هو الفيديو الجديد الذي لدينا ونحنُ نشاهده للمرة الأولى

Baban, gösteriyi kaydedecek ve yarın hep birlikte izleyeceğiz, tamam mı?
حظاً طيباً ، صغيرتي تذكري سوف يسجّل والدكِ الموكب وسوف نشاهده جميعاً غداً

Uzun zaman sonra televizyona çıktı, izlemek gerek.
لم يكن سهلاً على العائلة أبداً أن تخرج بالطبع يجب أن نشاهده

Belki akşam bize gelebilirsin ve beraber izleriz. Değil mi?
هل تعرف، ربما يمكنك المجيء الليله معنا ويمكننا ان نشاهده جميعا معا

Bizden haberi var mı ya da izlediğimiz bu küçük şovun bize bir fayfası var mı bilmek istiyorum.
أنا أتساءل فحسب إذا كنت تظنّ أنها على علم بنا إنْ كان هذا الأداء الذي نشاهده هو في مصلحتنا

Her sene bunu izliyoruz.
أجل، إنه يوم الأب وأنا أختار الفيلم الذي نشاهده

Neden izliyoruz o zaman ya?
إذاً لماذا نشاهده ؟

Ne izliyoruz?
ماذا , مالذي نشاهده ؟

Tavukları yarın da beyazlatabiliriz. Tekrar izleyelim.
يمكن للدجاج أن ينتضر للغد , دعنا نشاهده مرة أخرى

Bilmem. İzleyelim.
لا أعرف دعنا نشاهده على العارض

Tanrım, haydi bu gece onu izleyelim. Ben patlamış mısır yapıcam!
دعينا نشاهده الليلة, أنا سأصنع الفيشار.

Sanırım görüyoruz, I-2-I
- نشاهد أعين بعضنا البعض - أعتقد بأننا نشاهده - ماكس.

Silahlı bir şey hareket ederse, HD olarak izleyeceğiz.
إن كان هُناك شخص يحمل سلاحاً، سوف نشاهده بدقة عالية.

Beraber izlemek güzel olur.
ومن اللطيف أن نشاهده معاً.

- Yeter! - Peki. Kaydı alır, oturur, evde ailece izleriz.
حسناً، سنحصل على التسجيل سنجلس معاً و نشاهده كعائلة واحدة

Televizyonda izlediğimiz diziler gibi değildi.
لم يكن الأمر كبرنامج خياليّ نشاهده على التلفاز

Küçük kardeşim ve ben onu tepeden izlerdik.
نعم , انا واخى الصغير اعتدنا ان نشاهده من القمة

Bu daha önce hiç görmediğimiz bir Brezilya milli takımı..
و الفريق البرازيلي كما لم نشاهده من قبل

- Hayır, bu gece onu görmedik. - Emin misiniz?
لا , لم نشاهده الليلة هنا - هل أنتِ متأكدة؟

Evren karmaşıktır ve bunu görmemizi sağlıyorsunuz.
العالم فوضوي و أنت تجعلنا نشاهده

O zaman belki birlikte izlemeliyiz.
ربما يجب أن نشاهده معا

Bunu görmüştüm. Neden izlediğimizi söyleyebilirsen...
لقد رأيت هذا , اذا امكنك ان تخبرنا لماذا نحن نشاهده ؟