| Tırtıklı bir bıçak kullanılmış, kemikte izleri var. | Open Subtitles | و لقد استخدموا نصلاً مسنناً شق أنماطاً سنيةً على العظم |
| Öldükten sonra, eline bir bıçak vereceğim ve meşru müdafaa olacak. | Open Subtitles | بعدَ أن يسقُط سأضعُ نصلاً في يدِه و سيكونُ ذلكَ دفاعاً عَن النَفس |
| Hayatında hiç bıçak tuttun mu? | Open Subtitles | هل سبق وأن حملت نصلاً في حياتك ؟ |
| Ama testere için yedek bıçak ağzı var. | Open Subtitles | عِنْدَكَ a يُنقذُ نصلاً لa منشار سلسلة... |
| - bıçak kullanmış olabilir. | Open Subtitles | ربّما إستعمل نصلاً |
| Sonunda Büyükanne'nin köftesine karşı koyabilecek bir bıçak. | Open Subtitles | أخيراً وجدت نصلاً يستطيع الصمود أمام رغيف اللحم الذي تعدّه (غراني) |