"نظام العدالة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Adalet sistemi
        
    • Adalet sisteminin
        
    • adalet sistemimiz
        
    • Adalet sisteminden
        
    • adalet sistemine
        
    • adaleti sistemi
        
    • adalet sistemini
        
    • adalet sisteminde
        
    • adalet sistemindeki
        
    • Hukuk sisteminin
        
    • yargılaması sistemi
        
    • yargılaması sisteminin
        
    Tabiki, Adalet sistemi onların suçunu herkesin bildiği eski suçlardan kabul ediyor. TED بالطبع، يعاملهم نظام العدالة الجنائية على أنهم مجرمون شائعون.
    Ama yine de Adalet sistemi beni serbest bırakıyor. Open Subtitles و رغم ذلك, نظام العدالة' '.الجنائي أطلق سراحي
    Adalet sisteminin parçası mısınız yoksa üniformalı gangsterler mi? Open Subtitles أأنت جزء من نظام العدالة أم من العصابات الذين يرتدون الزيّ العسكريّ.
    Benim ya da bir bütün olarak adalet sistemimiz için mümkün olamayacağını düşündüğüm bir şeyi bana tanıtan bir sınıfın öğrenme ortamıydı. TED لكن بدلاً من ذلك، كان بسبب البيئة التعليمية في صف عرّفني على شيء لم يكن متاحاً لي أو متاحاً في نظام العدالة ككل.
    Ama meme esaslı Adalet sisteminden çıktık sanırım. Open Subtitles ولكن أعتقد أننا قد تجاوزنا نظام العدالة القائم على الصدر
    Ve korktuğumuz her şey, mesela internetin geleceği ve erişimi gibi, öfke duyduğumuz herhangi bir şey, iç güdüsel olarak müdahaleci bir Adalet sistemi doğuruyor. Open Subtitles ‫و كلّ ما يُخيفنا، كمستقبل النفاذ إلى الإنترنت ‫و كل ما يُغضبنا، يترجم في شكل تدخّل نظام العدالة الجنائية
    Belli ki zanlımızın Adalet sistemi... bundan sorumlu olabilir. Open Subtitles بالتأكيد نظام العدالة الجنائية، سيأخذ ذلك في الحسبان.
    Bu ülkenin Adalet sistemi şaka gibi. Open Subtitles نظام العدالة في هذه الدولة أضحوكة
    Sen başarısız olmadın. Adalet sistemi bizi harcadı. Open Subtitles انك لم تخفق, لقد خذلنى نظام العدالة
    "'Tüm çabalara rağmen, bu Adalet sistemi... Open Subtitles على الرغم من كل الجهود التي تبذل، نظام العدالة هذا قد قتل ...
    Bütün berbat Adalet sistemi yüzünden! Open Subtitles إنه عن نظام العدالة البشع بأكمله.
    Olmaz. Adalet sisteminin beni temize çıkaracağına inancım tam. Open Subtitles لا لدي إيمان بأن نظام العدالة سوف تبرئ لي.
    Şimdi, bu benim Adalet sisteminin her zaman doğruyu söyleyeni değil de kendi doğrularını yaratacak güce sahip olanları ödüllendirdiği konusunda gözümü açan ilk davaydı... Open Subtitles الآن ، كانت هذه أول قضية تفتح عَينَايْ لحقيقة أن نظام العدالة ... لا يُكافئ دائماً أولئكَ الذين يقولونَ الحقيقة
    Ama adalet sistemimiz, bir insanın değişebileceği üzerine kurulu değil midir? Open Subtitles ولكن أليس نظام العدالة مبني على فكرة أن المرء ممكن أن يتغيّر؟
    adalet sistemimiz artık böyle işliyor. Open Subtitles الذي يبدو لنا انه استطاع توظيف نظام العدالة
    Açıklama yapmazsa yetkililer ve Kolombiya Adalet sisteminden önce ben onun hakkında yasal işlem başlatacağım. Open Subtitles وفي المقابل سأُقاضيه قانونيًا أمام السلطات وأمام نظام العدالة الكولومبي
    Adalet sisteminden çıkan hiçbir şeye güvenmem. Open Subtitles لا أثق بأيّ شيء آتِ من نظام العدالة
    Eğer adalet sistemine ve ve verilen cezalara şu an yaptığımız gibi güvenirsek başedemeyeceğimiz canavarlar ortaya çıkmasına göz yumarız. TED و لو أننا اعتمدنا، كما نفعل في هذه اللحظة، على نظام العدالة الجنائية منفردا و التهديد بالعقوبات التأديبية، سنجد أننا نربي وحشا لا نستطيع ترويضه.
    Bir gün gelip de ceza adaleti sistemi içinde çok yaygın olan adaletsizliklerle ilgili hikâyeler paylaşacağımı hiç düşünmemiştim ama buradayım. TED لم أعتقد يومًا أنني سوف أروي قصصًا عن المظالم الشائعة جدًا في نظام العدالة الجنائية، ولكن ها أنا ذا.
    Amerikan cezai adalet sistemini dönüştürebilecek olmamız da bizim için harika bir haber. TED إن الأخبار الرائعة بالنسبة لنا أيضاً هي أنه هذه هي الطريقة التي يمكننا من خلالها تغيير نظام العدالة الجنائية الأمريكية.
    Bu sınıfta, herkes ceza adalet sisteminde yargılanmadan önce şehrin en hassas durumdaki gençlerinin hayatlarını geliştirme konusunda beyin fırtınası yapacak. TED وفي هذا الصف، يتشارك الجميع أفكارهم حول تحسين حياة الشباب الأكثر ضعفاً في مدينتنا قبل محاكمتهم ضمن نظام العدالة الجنائية.
    Piskoposlar, psikiyatristler ve şartlı tahliye memurları bu ülkenin, adalet sistemindeki, yanlışı bu. Open Subtitles الأساقفة والأطبّاء النفسيين وضبّاط الإطلاق المشروط هذا هو الخطأ في نظام العدالة بهذا البلد
    Hukuk sisteminin yozlaştığını söyleyenleri haklı çıkartıyor. Open Subtitles فهي تؤكد على مصداقية الكلام بأن نظام العدالة هنا فاسد.
    Biliyoruz ki gözaltında olan veya şartlı salıverilen yedi milyon insan var; biliyoruz ki ceza yargılaması sistemi orantısız şekilde beyaz olmayan insanları etkilemektedir, özellikle de fakir ve beyaz olmayanları. TED وهناك سبعة ملايين شخص تحت المراقبة أو السراح المشروط، نحن نعلم بأن نظام العدالة الجنائية يؤثر على الناس ذوي البشرة الملونة بشكل متفاوت وخصوصا الفقراء منهم.
    Deliller tam tersini gösterse de, tarih bizi, bir şekilde ceza yargılaması sisteminin hesap verilebilirliği sağladığına ve kamu güvenliğini geliştirdiğine şartlandırdı. TED بطريقة أو بأخرى التاريخ عوّدنا أن نؤمن بأنّ نظام العدالة الجنائية يجلب المسائله ويُحسّن السلامه العامه، رغم وجود أدلة على عكس ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more