"نظرت الى" - Translation from Arabic to Turkish

• baktım
• bakıp
• baktın
• bakınca
• bakarsanız
• bakıyorum
• bir bakar
• baktığınızda
• baktınız

Kan değerlerine baktım, ve hastalıktan hiç bi iz bulamadım.
لقد نظرت الى تحليل دمك ولم ارى اى اثر للمرض

Sonra bu yere baktım, katlandığı kaosa, uyarlamalara, yakılmalara, yağmalanmalara...
ثم نظرت الى المكان أن الفوضى هى الكلمة المناسبة لوصفه

Orada veri var ve o veriye bakıp New York Şehri'ndeki taksilerin günlük yaptığı ortalama hızın grafiğini çizdim.
إنها بيانات، و قد نظرت الى تلك البيانات، ودونت معدل سرعة سيارة الاجرة في مدينة نيويورك طوال اليوم.

- Bu arada sen hiç gün ışığında aynada kendi yüzüne baktın mı?
- بالمناسبــة هل نظرت الى وجهك يوماً في المرآة في وضح النهار ؟

İlk başta dava sırasında çekilmiş bir fotoğraftan hatırladığını düşündüm ama sonra kayıtlara bakınca, Abigail'in dövmesi olmadığını gördüm.
في البداية اعتقدت بانك تذكرته من صورة لها خلال المحاكمة لكن عندما نظرت الى الغلاف

1980'lerde farkettim ki bir Afrika köyünün havadan çekilmiş fotoğaflarına bakarsanız fraktallar görürsünüz.
في الثمانينيات, لاحظت أنه اذا نظرت الى صورة جوية لقرية افريقية, سترى كسريات.

Sydney Bristow'un test sonuçlarına bakıyorum da hiç hata yapmamış. Bir kere bile sınırı aşmamış.
عندما نظرت الى نتائج اختبار سيدنى بريستو, انها لم تتعثر مره واحده.

Şu kocaman lekeye bir bakar mısın.
هلا نظرت الى هذه البقعة الكبيرة هنا

Bu kadınlardan birinin yüzüne baktım ve yüzünde, doğal merhametin gerçekten hissedildiği anlarda ortaya çıkan gücü gördüm.
لقد نظرت الى اوجه هؤلاء النسوة ورأيت في وجوههن القوة التي نتجت عن وجود التعاطف الحقيقي حولهم

Garip bir şekilde olan kızgın yüzlerine baktım kendi kendime şöyle düşündüm: Plastik maskeler mi giyiyorlar?
نظرت الى وجهيهما الغاضبين وأذكر بأني استغربت هل يلبسان قناعين ؟

Hayatıma baktım ve iş dünyasını fethettiğimi gördüm.
و نظرت الى حياتى واحسن اننى دخلت فى عالم الاعمال

Bir çok kadına baktım ve daha önce asla daha önce hiçbir şey hissetmedim, bilirsin.
لقد نظرت الى العديد من النساء وأنا أبدا وأنا أبدا ما شعرت بشئ أنت تعرفي

Neden kendinize bakıp gördüklerinizi yazmıyorsunuz?
ماذا لو نظرت الى نفسك و كتبت ما انت رائ؟

Peki medyum kristal küresine bakıp size ne söyledi?
وما الذى رأته قارئة البخت عندما نظرت الى الكريستاله الكرويه ؟

Şunlara baktın mı?
هل نظرت الى هذا؟ أنا أعنى, أنا أفرض فقط انك فعلت

Gözümün içine baktın ve bana pes etmememi söyledin.
نظرت الى عيني مباشرة واخبرتني ان لا استسلم

Aynaya böyle bakınca pantolonumu tezgaha çarptım, sanırım orada biraz su vardı.
نظرت الى المرآة هكذا بنطالي احتك بالمغسلة وكان على المغسلة بعض الماء هنا , حسنا ؟

Ama esas güzel olan şey, eğer emtriyo gelişirken ona bakarsanız aslında elin archaeopteryx eline benzediğini fark edebilirsiniz.
ولكن الامر المميز هو ان نظرت الى الاجنة اثناء نموها ستجد ان الذراع تبدو كما ذراع " الأركيوبتركس "

Sydney Bristow'un test sonuçlarına bakıyorum da hiç hata yapmamış.
عندما نظرت الى نتائج اختبار سيدنى بريستو, انها لم تتعثر مره واحده.

Tanrım! Şuna bir bakar mısın?
يا الهي هلا نظرت الى هذا الشيء

Oysa, planktonla beslenen ve büyük bir köpekbalığı türü olan balina köpekbalığına baktığınızda, çeşitliliğinin daha fazla olduğunu görürsünüz.
وايضاً اذا نظرت الى اسماك قرش الحوت وهي نوع اَخر من أسماك القرش الكبيرة اَكلات العوالق تجدها اكثر تنوعاً

Ama korktuğunuz halde, hayatınız tehlikede olduğu halde... onlar giderken yüzlerine baktınız, öyle mi?
رغم ذلك، على الرغم من ذلك الخوف، على الرغم من ذلك الخطر الى حياتك نظرت الى وجوههم؟