Ama bu işten kurtulacaksak kafanın temiz ve senin ayık olman gerekiyor. | Open Subtitles | لكن اذا قدر لنا الخروج من هنا فأننا نحتاج منك أن تكون نظيف و صاحي و تفكر |
-O, batı rüzgârına benziyor -İlginç, temiz ve nazik. | Open Subtitles | إنه يشبه الرياح الغربية .كلاهما صاخب و نظيف و لطيف |
Önceden sürekli içerdi, fakat bir yıldır, temiz ve ayık. | Open Subtitles | لكنه نظيف و صاحٍ منذ عام تقريباً |
Bakın, bu çok kolay ve temiz bir iş. | Open Subtitles | هذا أمر بسيط و نظيف و إن تم تنفيذه كما يجب |
Bakın, bu çok kolay ve temiz bir iş. | Open Subtitles | هذا أمر بسيط و نظيف و إن تم تنفيذه كما يجب |
Şu an kısmen daha temiz ve ayığım. | Open Subtitles | و الآن بما انني نظيف و صاحِ نسبياً |
Karanlıkta temiz ve kolay olur. | Open Subtitles | تحت جنح الظلام، بشكل نظيف و بسيط. |
Yeni bir halı. Yani halı temiz ve biz de öyle kalsın istiyoruz. | Open Subtitles | إنه نظيف و إننا سنبقيه هكذا |
Daha temiz ve daha sağlıklı. | Open Subtitles | انه نظيف و صحي. |
temiz ve gerçekçi çok farklı şeylerdir. | Open Subtitles | "نظيف" و "حقيقي " هي أشياء مختلفة جدا |
Sıcak, temiz ve bıçak gibi keskin. | Open Subtitles | إنه مثير و نظيف و حاد كالسكين |
Pekala, Alexander temiz ve dünya ile tanışmaya hazır. | Open Subtitles | حسنا , ( الكساندر ) نظيف و مستعد للعالم |
temiz ve ayığım. | Open Subtitles | نظيف و مستفيق. |
Güzel ve temiz. | Open Subtitles | نظيف و رائع |