"نعيش حياة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir hayatımız
        
    • hayatlar yaşıyoruz
        
    • bir hayat
        
    • yaşarız
        
    • yaşayacağız
        
    • hayatımız var
        
    Burada yaşamaya niyetim yok. Çok farklı bir hayatımız olacak. Open Subtitles ليست لدى النية لأعيش هنا سوف نعيش حياة مختلفة تماماً
    Bu adada sağlıklı, temiz bir hayatımız vardır. Open Subtitles هنا على الجزيرة، نحن نعيش حياة نظيفة وصحية
    Bir ölçüye kadar hepimiz çifte hayatlar yaşıyoruz, öyle değil mi? Open Subtitles جميعنا نعيش حياة مزدوجة حتى مدى معين، أليس كذلك؟
    Vay be, enteresan hayatlar yaşıyoruz beklenmedik tehlikelerle dolu hayatlar. Open Subtitles ياللعجب، نحن نعيش حياة مثيرة للإهتمام مليئة بـ تحديات غير متوقعة
    Merak ve tutkunun hakim olduğu bir hayat yaşadığımız sürece hepimizin içinde bir parça Leonardo vardır. Teşekkür ederim. (Alkışlar) TED طالما أننا نعيش حياة الفضول والعاطفة هناك قليلاً من ليوناردو في كل منا شكرا لك تصفقيق
    Geri bas, Sakız. Kardeşim ve ben hızlı yaşarız. Open Subtitles تراجعي أيتها البائسة أنا وأخي نعيش حياة تعيسة
    En azından daha uzun yaşayacağız. Open Subtitles حسناً، سوف نعيش حياة أطول على أية حال
    Ayrıca doyurucu bir seks hayatımız var. Open Subtitles وأيضًا نحن نعيش حياة جنسية جميلة
    Son kez söylüyorum; ben kocamı sevmiştim. Rahat bir hayatımız vardı. Open Subtitles أقولها للمرة الأخيرة، أحببت زوجي و كنا نعيش حياة هنيئة و قد فارق الحياة الآن
    Nathan, kesinlikle birbirimizden kopuk bir hayatımız olurdu. Bunun bizim için ne anlamı olurdu ki? Open Subtitles سوف نعيش حياة منفصلة ، ماذا سندعو هذا ؟
    Allan'la iniş çıkışlarımız oluyor ama güzel bir hayatımız var. Open Subtitles آلان" وأنا لدينا تقلباتنا" و لكن نعيش حياة جيدة
    Bayılırdı. "Harika bir hayatımız var." derdi. Open Subtitles كانت تقول " نحن نعيش حياة رائعة
    Çünkü bizim sadece bir hayatımız var. Open Subtitles لأننا فقط نعيش حياة واحدة
    Tehlikeli zamanlarda tehlikeli hayatlar yaşıyoruz. Open Subtitles نحنُ نعيش حياة خطرة في زمن خطر
    Ben ve kızım Marthe sessiz sakın bir hayat yaşıyoruz. Open Subtitles لاشئ لدينا لنخبركم به , انا وأبنتى مارثا نعيش حياة هادئة
    Hayır, harika bir hayat için sikkelere ihtiyacımız yok. Open Subtitles لا , نحن لسنا بحاجه للعملات كى نعيش حياة رائعه سوياً
    Ben korkuyorum ki, bilirsin, iyi bir şey olur her zaman, ben aslında birlikte normal bir hayat olabilir düşünüyorum her zaman, şey yanlış gider. Open Subtitles أنا خائفة ، كما تعلم ، كلما يحصل شيء جيد كلما إعتقدت أنه يمكننا أن نعيش حياة طبيعية يحصل شيء خاطئ
    Böylece seni de yanıma alır ölene kadar rahat bir şekilde yaşarız. Open Subtitles لذا يمكنني أن أخذك و نعيش حياة طويلة
    Birlikte iyi bir hayat yaşayacağız! Open Subtitles سوف نعيش حياة معاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more