Dört yıl önce kendini öldürmüş cesedini sen bulmuşsun. | Open Subtitles | لقد قتل نفسه قبل أربعة سنوات وأنت وجدت الجثة |
Çarpmadan önce kendini başka bir yerde yaralamış. | Open Subtitles | آذى نفسه قبل الاصطدام ـ في مكان ما غير هذا ـ هذا ممكن |
Bu durumdan utanmış olacak ki yemin töreninden önce kendini vurmuş. | Open Subtitles | بالحرج حول اعتقاله .. وأطلق النار على نفسه قبل حفل أقسم في. |
Bunu düşünmeden önce, kendisini kanıtlaması gerektiğini belirttim. | Open Subtitles | ثم أضطر إلى أن يثبت نفسه قبل أن أتدارس المسألة معه |
Isırıldıysan sonu asla iyi olmaz. Dönüşmeden önce kendisini vurdu. | Open Subtitles | لا فائدة بعد أن تعرضت للعض أطلق النار على نفسه قبل أن يتحول |
Neyse, eğer antiseptik gibi kokuyormuş ise muhtemelen Lab'dan çıkmadan önce kendisini dezenfekte ediyordu. | Open Subtitles | من الممكن أنه كان يعقم نفسه قبل الدخول وبعد الخروج من المختبر حسنا, في حين وصوله كم من الوقت تقدرين |
Tam perde açılmadan önce kendini öldürecek nevrotik bir avukat daha istemezsin. | Open Subtitles | أن آخر شيء تود رؤيته هو محاميّ دفاع آخر متهور يُحاول قتل نفسه قبل أن ترفع الستار. |
Kızı liseden mezun olmadan önce kendini aklamaya kararlı olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قال أنه مصمم على تبرئة نفسه قبل تخرج ابنته من المدرسة الثانوية. |
Müdürün babası güya yıllar önce kendini öldürmüştü. | Open Subtitles | يُزعم أنّ والد المديرة قد قتل نفسه قبل سنوات... |
Birkaç ay önce kendini asmaya kalkan biri. | Open Subtitles | الرجل الذي حاول شنق نفسه قبل أشعر |
İntihar etmeden önce kendini dövmüş mü yani? | Open Subtitles | هل ضرب نفسه قبل الإنتحار؟ |
Davadan önce kendisini bombayla öldürmüş. | Open Subtitles | لقد فجر نفسه قبل التجربة |