Sen bana her konuda destek oluyorsun ben de senin için aynısını yapmak istiyorum. | Open Subtitles | الأمر فقط هو أنك كنت دائماً تدعمني أريد فعل نفس الشيء لك |
Gerektiği takdirde ben de senin için aynısını yaparım. | Open Subtitles | أنك ستعتني بإليزابيث والحقل وسأفعل نفس الشيء لك لو كان الأمر ضروري |
Aynısını sana yapmamam için bu dünyada hiçbir sebep yok. | Open Subtitles | وليس هناك اي سبب في هذا العالم الذي يمنعني من فعل نفس الشيء لك. |
Sen hastanede yatarken o da senin için aynı şeyi yapmak istemişti. | Open Subtitles | أتعلم أنه أراد فعل نفس الشيء لك عندما كنت في المستشفى |
aynı şeyi sana da yapmak istemem. Arabayı çektirmeliydim. | Open Subtitles | ـ لا أريد أن أفعل نفس الشيء لك ـ حسناً، كان يجب أن أجرها إلى البلدة |
Sorunlarımız olduğunu biliyorum ama aksi olsaydı umarım aynısını senin için yapacağımı biliyorsundur. | Open Subtitles | أعلم أن لدينا مشاكلنا، لكن إذا الأمور سارت بالطريق الآخر، آمل أن تعرف أنّي أود فعل نفس الشيء لك. |
Belki bir gün ben de sana yaparım. | Open Subtitles | ربما أستطيع يوما ما أن أفعل نفس الشيء لك |
Aynı şeyi senin için yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أفعل نفس الشيء لك |
Eğer Suit Monkeys'i benim çatım altında bastırsaydın sana da aynısını yapardım. | Open Subtitles | كنت سأفعل نفس الشيء لك لو نشرت "بدلة القردة" تحت رعايتي |
Keşke ben de senin için aynısını söyleyebilsem. | Open Subtitles | ليت بإمكاني أن أقول نفس الشيء لك |
Ben de senin için aynısını yapmak istiyorum. | Open Subtitles | - لذا فأنني أريد أن أفعل نفس الشيء لك |
Ben de senin için aynısını yapardım, biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف انني سأفعل نفس الشيء لك |
Ben de senin için aynısını istiyorum. | Open Subtitles | -أريد نفس الشيء لك |
Onun gibi kaybettin, Aynısını sana yapacağım. | Open Subtitles | إن فقد السيطرة مثله، سأفعل نفس الشيء لك. |
Aynısını sana yapmaya hazırlanıyorlardı. | Open Subtitles | كانو سيفعلون نفس الشيء لك |
Ben de senin için aynı şeyi söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني قول نفس الشيء لك |
Ben de senin için aynı şeyi söyleyecektim. | Open Subtitles | كنت سأقول نفس الشيء لك |
Sonra başkası aynı şeyi sana yapar ve sen de nefret edersin. | Open Subtitles | ثم الشخص يفعل نفس الشيء لك وانت تكرهة. |
Yıllar önce, aynı şeyi sana söylemiştim. | Open Subtitles | في سنوات سابقة,قلت نفس الشيء لك |
O kıza biraz şans verirsen belki aynısını senin için de yapabilir. | Open Subtitles | لذا فأعط لتلك الصبية فرصة ضئيلة فلربما بوسعها ان تفعل نفس الشيء لك |
Sorunlarımız olduğunu biliyorum ama aksi olsaydı umarım aynısını senin için yapacağımı biliyorsundur. | Open Subtitles | أعلم أن لدينا مشاكلنا، لكن إذا الأمور سارت بالطريق الآخر، آمل أن تعرف أنّي أود فعل نفس الشيء لك. |
Sen alışveriş merkezine gelebilirsin başarımı çalabilirsin, ama bu ancak ben de sana aynısını yaparsam adil olur, dostum. | Open Subtitles | وتحاول سرقة قضيتي العدل أن أفعل نفس الشيء لك يا رجل |
- Aynı şeyi senin için söyleyemem! | Open Subtitles | -ليتني أستطيع قول نفس الشيء لك ! |
Hareket edersen sana da aynısını yaparım. | Open Subtitles | وسأفعل نفس الشيء لك إذا تقدمت. |