aynı şeyi pembe sistem için de yaptık. | TED | وقمنا بتطبيق نفس الشيئ على النظام الوردي |
Hayır. Yapamam, yerimde olsaydınız, aynı şeyi yapardınız. | Open Subtitles | لا استطيع ذلك لو كنت مكانى لفعلت نفس الشيئ |
Saçmalama, sen de aynı şeyi yapardın. | Open Subtitles | إقطع هذه الكوميديا، هه ؟ أنت فعلت نفس الشيئ |
Manş denizini yüzen ilk kadın. Aynı şey. | Open Subtitles | المرأة الأولى التي سبحت في القناة الأنجليزية نفس الشيئ |
"Efemine" Aynı şey değil. | Open Subtitles | ربما أنه مثلي الجنس أنه ليس نفس الشيئ بالضبط |
Ama durum şu ki Gumford'da geldiğimde aynı şeyleri ben de yaşadım. | Open Subtitles | المقصود هو أن نفس الشيئ حصل لي أول ما وصلت إلى جامفور |
aynı şeyi sende benim için yapardın. | Open Subtitles | كنتِ ستفعلين نفس الشيئ من أجلي بالإضافة .. |
Üzülme. Ben de sana aynı şeyi yapardım. | Open Subtitles | لا , لا تكن كذلك , كنت سأفعل نفس الشيئ لك |
Her zaman aynı şeyi. | Open Subtitles | دائمآ يحصل نفس الشيئ معك دائمآ نفس الشيئ |
Böyle yapma ahbap. Sen de aynı şeyi yapardın. | Open Subtitles | لا تكن هكذا يا رجل، الم تكن ستفعل نفس الشيئ |
Evet, Evet. aynı şeyi catolik rahiplere yapmak istersen aralarına küçük bir çocuk atarım. | Open Subtitles | نعم , عملت نفس الشيئ بيت كاهنين كاثلوكيين تحرشوا بصبي صغير |
Ama yanılmıyorsam çamaşır suyu ve böcek ilacı da aynı şeyi yapıyor. | Open Subtitles | لكن في آخر مرّة تحققت، المبيضات ومبيدات الحشرات يفعلان نفس الشيئ |
Aynı şey "Eyaletlerarası Soruşturma Merkezi"nden Jim Ghort için de geçerli. | Open Subtitles | نفس الشيئ مع جيم غورت من مركز التحقيقات على الإنترنت بين الولايات |
Ve Aynı şey, çeyrek raporları için de geçerli. Onlar da çok sıkıcı. | Open Subtitles | نفس الشيئ يحدث مع التقارير الفصلية لا يمكن قراءتها |
Kordon kanı doğumda alınmayacak mı? - Ve sonra kurtarmak için oğluna verilecek. - Aynı şey, Nai. | Open Subtitles | وبعد ذلك ندخله في أبنها ليعيش,نفس الشيئ ناعومي,أدبيا وأخلاقيا |
Ortadaki soyut gerçek bir torunun gülümsemesi ve Tanrıların Tanrısı'nın takdisi ve ikisinin de Aynı şey olması. | Open Subtitles | ابتسامة احد الاحفاد وبمباركة ملك الالهة وهما نفس الشيئ |
Aynı şey için burada olduğumuz aşikâr. | Open Subtitles | من الواضح أننا كنا هناك من أجل نفس الشيئ. |
Peder, Aynı şey başıma geldiğinde benden bir şeyler kaldığına ihtimal vermezdiniz ama yine de oradaydım. | Open Subtitles | ابتي، حينما حصل لي نفس الشيئ قد تعتقد انه لم يتبقى مني اي شيئ لاكنني لازلت هنا |
Neden aynı şeyleri sana başka bir kişinin, farklı bir zamanda söylediğini hayal etmiyoruz? | Open Subtitles | لما لا نتخيل احد ما يقول نفس الشيئ لك فى لحظه عشوائيه |
Sanırım Kurukafaların da aynısını yapmalarının vakti geldi. | Open Subtitles | أعتقد أنه حان الوقت الذي تفعل به الجماجم نفس الشيئ |
BG: Aslında bu videoda gördüğünüzün Aynısı | TED | بي جي: هذا هو بالضبط نفس الشيئ الذي رأيت في الفيديو حقيقةً. |
Keşke yeni gömleğin içinde aynını söyleyebilsem. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع أن أقول نفس الشيئ عن قميصك الجديد. |
Şimdi biliyorum ki; eğer anlayabilseydim, ben de aynı durumda olurdum. | Open Subtitles | الآن ، لو أمكننى فهم الأمر سأقول نفس الشيئ |
Benim yerime sen olsaydın sen de aynısını yapardın. | Open Subtitles | لَكنِّي كان لا بُدَّ أنْ أَرْكضَ، وإذا أنت كُنْت ذكية، يجب ان تفعلي نفس الشيئ. |
Eminim sen de çizimlerin için aynısını düşünüyorsundur. | Open Subtitles | أنا متأكدة من نفس الشيئ مـع رســوماتـك شـم |