aynı şekilde. Kapı kilitliydi. Alarm çalışıyordu. | Open Subtitles | نفس الطريقة الباب كان مقفلا و الإنذار كان شغالا |
Aşağı yukarı 30 senedir buradayım, bu işle başa çıkmanın en iyi yolu işleri hergün aynı şekilde yapmak. | Open Subtitles | لقد عملت في هذا المكان قرابة 30 سنه والطريقة المفضله لتتماشى مع هذه الوظيفة هو أن تفعل كل شيء في نفس الطريقة المطلوبة |
Sana da aynı şekilde zarar vereceğini düşündüğümü söylüyorum. | Open Subtitles | أقول لك هذا لأني أعتقد انه سيؤذيك نفس الطريقة التي عاملني بها |
Öncekiyle aynı yöntemi kullanıyorsa o zaman bu trene binecek. | Open Subtitles | إذا استخدم نفس الطريقة السابقة فإنّه سيكون على هذا القطار. |
Son Schwarzenegger filmiyle aynı yöntemi kullandılar. | Open Subtitles | إستعملوا نفس الطريقة بأخر فلم لشورزينجير |
İki kız aynı şekilde ama farklı kişiler tarafından öldürüldü. | Open Subtitles | فتاتين قد قتلتا في نفس الطريقة من شخصين مختلفين |
Yani, görece çok küçük birşeyden burada elbise bu boydadır, aynı şekilde uygulanmış başka birşeye hareket ettirirseniz bunun çok büyük bir iş olduğunu görebilirsiniz. | TED | فعندما تنتقل من تصوير شيء صغير مثل هذا الفستان الى شيء كبير جداً مستخدماً نفس الطريقة يمكنك ان تعي كمية العمل المطلوبة للقيام به |
Dört kuş var. Aynı miktarda, aynı şekilde. | Open Subtitles | هناك 4 طيور نفس الكمية, نفس الطريقة |
aynı şekilde zorla girip emniyet güçleri ve medyanın ilgisini çekip isteklerinin karşılanması için insan rehine kullandılar. | Open Subtitles | نفس الطريقة... إقتحموا المكان بالقوة لفتوا إنتباه وسائل الإعلام والشرطة |
Devam et. Az önce orada da aynı şekilde konuşuyordum. | Open Subtitles | هذه نفس الطريقة التي كنا نتحدث بها هناك |
Farklı objelerde de aynı şekilde. | Open Subtitles | تستخدم نفس الطريقة مع الاشياء الأخرى |
Aileyi öleceğini bile bile yılan besleyen birisi ile aynı şekilde savunurum. | Open Subtitles | نفس الطريقة أي شخص أن إطعام ثعبان... من خلال التضحية. |
- Eros'la aynı şekilde konuşuyor. | Open Subtitles | نفس الطريقة التي كان إيروس يتحدث |
Aşağı yukarı aynı şekilde. | Open Subtitles | تقريباً نفس الطريقة |
aynı şekilde değil. | Open Subtitles | ليس على نفس الطريقة. |
2 hafta önce Pazar günü, Avondale'de aynı şekilde ağzının kenarlarında kloroform yanıkları olan bir ceset bulundu. | Open Subtitles | لكن السبت قبل الأخير، جثـة ظهرت في "أفونديل"، نفس الطريقة كما في 1986، بعض "الكلوروفورم" احترق حول الفم، لكن شرطة "شيكاغو" لم تستطع جعلها متصلة |
Rüyalar da aynı şekilde. | Open Subtitles | الأحلام لها نفس الطريقة |
Ve aynı şekilde, Jane de Evey'i yarattı. | Open Subtitles | هل هي نفس الطريقة التي تستخدمها (جين) في وصف (إيفي)؟ |