Ne de sen. Aynı elbiseyi almak zorunda kalmazdın. | Open Subtitles | ولا حتى أنتِ لم يكن عليك شراء نفس الفستان |
Hatta anneminkiyle Aynı elbiseyi giydi. | Open Subtitles | كانت سترتدي نفس الفستان الذي ارتدته امي |
Aynı giysi, aynı duruş. | Open Subtitles | نفس الفستان, نفس الوضع |
Aynı giysi. | Open Subtitles | "نفس الفستان" |
Aynı elbise! | Open Subtitles | ! آه ! نفس الفستان |
Aynı elbisenin içinde bile, tırnağı kadar olamazsın. Bunu onun giydiğini biliyordun ve bile bile bana da giymemi önerdin! | Open Subtitles | لا يمكنكِ حتى مضاهاة نفس الفستان |
Aynı elbisenin içinde,daha çok çok iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | بالمشاهدة الكثيرة كم يبدو أفض في نفس الفستان |
Benim elbisem. En son giydiğim elbisenin aynısından giymiş. | Open Subtitles | انها تلبس نفس الفستان الي ارتديته المرة الماضية |
Şu kız seninle Aynı elbiseyi mi giyiyor? | Open Subtitles | هل هذه الفتاة ترتدي نفس الفستان مثلك ؟ |
Evet. Prady'nin annesiyle Aynı elbiseyi giymişsiniz. | Open Subtitles | أجل ؛ أنتِ تلبسين نفس الفستان بالضبط |
Aynı elbiseyi giyiyordum. | Open Subtitles | و لقد كنت أرتدي نفس الفستان |
Çünkü Aynı elbiseyi giyiyorum. | Open Subtitles | هذا لأنى ارتدى نفس الفستان |
Aynı elbisenin içinde bile, tırnağı kadar olamazsın. Bunu onun giydiğini biliyordun ve bile bile bana da giymemi önerdin! | Open Subtitles | لا يمكنكِ حتى مضاهاة نفس الفستان |
Son karşılaşmamızda üzerimde olan elbisenin aynısından giymiş. | Open Subtitles | انها تلبس نفس الفستان الي ارتديته المرة الماضية |