"نفس الهواء" - Translation from Arabic to Turkish

    • aynı havayı
        
    aynı havayı soluyoruz, aynı suyu içiyoruz. Aynı okyanuslara, denizlere, biyolojik çeşitliliğe bağımlıyız. TED نتنفسُ نفس الهواء. نشربُ نفس الماء، نعتمدُ على نفس المحيطات والغابات والتنوع الأحيائي.
    Seninle aynı havayı solumak bile midemi bulandırıyor. Hey, ahbap. Open Subtitles لقد أصابنى الغثيان لكونى تنفست نفس الهواء الذى تتنفسه أنتَ
    aynı havayı solur aynı müziği severdik - Handel ve Mozart. Open Subtitles استنشقنا نفس الهواء استمعنا الى نفس الموسيقى موتسارت و هاندل
    O, orospu çocuğunun seninle aynı havayı solumasını... Open Subtitles ذلك الوغد يتجول هنا و هناك و يتنفس نفس الهواء الذي تتنفسه
    Polisin aleyhine tanıklık eden bir polis benimle aynı havayı soluyamaz. Open Subtitles الشرطي الذي يشهد ضد شرطي لا يجب أن يتنفس نفس الهواء الذي نتنفسه
    Polisin aleyhine tanıklık eden bir polis benimle aynı havayı soluyamaz. Open Subtitles الشرطي الذي يشهد ضد شرطي لا يجب أن يتنفس نفس الهواء الذي نتنفسه
    Bütün günü seninle geçirdim, aynı havayı soluduk falan, o kadar da kötü değildi. Open Subtitles انا كنت افكر، لقد قضيت طوال اليوم معكِ اتنفس من نفس الهواء وكل شيء.. وذالك لم يكن سيء كثيرا
    Ancak onlar da bu kumaşın içinde bizlerle aynı havayı soluyan bir iplik parçası. Open Subtitles ويشتركون بنفس المصير بأنهم يتنفسوا من نفس الهواء
    Sizinle aynı havayı solumadığı için memnunum tüylü dostlarım. Open Subtitles أنا سعيدة فحسب أنه لا يتنفس نفس الهواء الذي تتنفسونه يا أصدقائي العزيزين
    Benimle aynı havayı soluyorsun değil mi? - Evet. Open Subtitles لا انت تعلم وتتنفس نفس الهواء الذي اتنفسه.هل هذا صحيح؟
    aynı havayı soluyorlar, aynı suyu içiyorlar. Open Subtitles لأنهم يشربون من نفس الماء ويستنشقون نفس الهواء
    Aralarında onca ihanet olmuş iki insanın aynı havayı soluması imkânsız gibi geliyordu. Open Subtitles بدا imposSlble. الذي شخصان بكثيرا خداع بينهم يمكن أن يجد طريق أبدا لتنفّس نفس الهواء.
    Ve o orda sizinle aynı havayı mı soluyor. Open Subtitles و الآن هو معك يستنشق من نفس الهواء
    Onunla oturup aynı havayı... onun az önce içine çektiği havayı solumak... aramızda havayı değiş tokuş etmek bile bir onurdu. Open Subtitles كان شرفاً لي مجرد الجلوس ... وإستنشاق نفس الهواء ... الذي زفرته تواً ،لتبادل الجو بيننا على سبيل المثال
    Her gün aynı havayı solumaktan kafayı yiyorum. Open Subtitles لقد جُننت من استنشاق نفس الهواء كل يوم
    Bir daha onunla aynı havayı bile soluduğunu görecek olursam testis diye yutturmaya çalıştığın o fındıkları alır ve öyle bir Open Subtitles وليساعدني الله .. اذا امسكتك و انت حتى تتنفس نفس الهواء الذي تتنفسه سوف اخذ هاتين الفستقتين التي تحاول ان تجعلهم كالخصيتين
    Seninle aynı havayı soluduğuma bile inanamıyorum Open Subtitles لا اصدق انا وانت نتنفس نفس الهواء
    Hepimiz burada kilitli kaldık ve aynı havayı soluduk. Open Subtitles كلنا عالقين هنا نتنفس نفس الهواء المعاد
    Hepimiz aynı havayı soluyoruz. Open Subtitles نحن جميعا نتنفس نفس الهواء
    Hepimiz aynı havayı soluyoruz. Open Subtitles كلنا نتنفّس نفس الهواء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more