Bu manyağı yakalayana kadar, ikiniz de hiçbir yere gitmiyorsunuz. | Open Subtitles | أن تذهبا إلى أي مكان حتى نقبض على ذلك مجنون. |
Nişancıyı olabildiğince çabuk yakalayalım. | Open Subtitles | لذا دعونا نقبض على مطلق النار بأسرع ما يمكن |
O gözü dönmüş manyağı yakalayacağız. | Open Subtitles | سوف نقبض على هذا المجنون المصاب بالهذيان |
Bizse katili yakalamak için ittifak kurabiliriz. | Open Subtitles | .. يمكننا الآن أن نتحد و نقبض على القاتل |
Hepsi gitti. Birini bile yakalayamadık. | Open Subtitles | الكل ذهب لم نقبض على فردٍ واحد منهم |
Mounties'ler gibi, adamımızı hep yakalarız. | Open Subtitles | نحنكالشرطةالكندية، نقبض على رجلنا دائماً |
-Evet iki tane. Eğer yabancı savaşçı yakalarsak gömeriz. | Open Subtitles | عندما نقبض على مقاتلين أجانب أحياء، نقوم بدفنهم. |
Numune canlı olarak yakalanmalı. | Open Subtitles | يجب أن نقبض على النموذج هذا وهو .على قيد الحياة |
Tommy sinyal bozucuları anlayacaktır, fark etmeden önce onu yakalamalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نقبض على (تومي) قبل أن يعلم بأمر التشويش |
Mahkumları tekrar yakalayamazsak kendi kasabamızda sıkışır kalırız. | Open Subtitles | لو لم نقبض على المساجين سنكون مُحاصرين داخل بلدتنا. |
Aslında, ikiniz de biz bu adamı yakalayana kadar ev hapsindesiniz. | Open Subtitles | في الواقع، أعتقد أنّكما تحت الإقامة الجبريّة في المنزل حتى نقبض على هذا الرجل. |
Şoförlerimiz bu olay bitene ya da adamı yakalayana kadar faydalanabilecekler. | Open Subtitles | سائقينا يمكنهم الحصول على الاسلحه حتى يقتل هذا او حتى نقبض على ابن العاهره |
Biz katili yakalayana kadar bu kasabada in cin top oynayacak. | Open Subtitles | .البلدة ستُغلق ليلاً حتى نقبض على القاتل |
- Önce kötü adamları yakalayalım, olur mu? | Open Subtitles | -دعينا نقبض على الأشرار أولاً، حسناً؟ -حسناً |
Morgan ve Brian'ı yakalayalım diyorum. | Open Subtitles | أرى أن نقبض على "مورغان" و"برايان" الآن. |
- Hadi şu orospu çocuğunu yakalayalım. | Open Subtitles | دعونا نقبض على إبن اللعينه المقابلة. |
- Ki yakalayacağız. Mahkemeye çıkacak. | Open Subtitles | عندما نقبض على جوردن, و سنفعل سيذهب ليحاكم. |
Biz de saraya girip genel valiyi yakalayacağız. | Open Subtitles | و بعدها يُمكننا أن ندخل القصر و نقبض على النائب. |
-Bu adamı biz mi yakalayacağız? | Open Subtitles | هل يجب علينا أن نقبض على هذا الرجل؟ نعم, ديرس. |
Elbeteki yasak gerekli ama bu adamı da yakalamak zorundayız. | Open Subtitles | بالطبع حظر التجول أمر ضرورىّ لَكنَّنا أيضاً علينا أَنْ نقبض على هذا الرجل |
Ama henüz adamı yakalayamadık. | Open Subtitles | لكننا لم نقبض على الشخص لحد الآن |
Eğer onlar hırsızsa biz de polis olur onları yakalarız. | Open Subtitles | ماداموا لصوصاً يجب أن نقبض على أفكارهم مثل الشرطة |
Şimdi, satıcıyı yakalarsak, onu konuşturabiliriz yani tüm çeteyi ele geçirebiliriz... | Open Subtitles | الآن، نقبض على البائع، ونجعله ينقلب، |
Bu adam mutlaka yakalanmalı. Şehrin her yerinde saldırılar olmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | حسناً، يجب علينا أن نقبض على ذلك الرجل يبدو ان هناك حالات هجوم على المدينة بأكملها |
O herifi yakalamalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقبض على هذا الرّجل |
Yani bu adamları yakalayamazsak gerçek insanlar ölecek. | Open Subtitles | أعني، أن أناسٌ حقيقيّون سيموتون ما لم نقبض على أولئكَ الرجال. |
Kimseyi yakalamazsak mahkemeye de gitmez. | Open Subtitles | إن لم نقبض على أحد فلن تبلغ هذه القضيّة المحكمة |
Polis katili o.ospu çocuğunu yakaladıktan sonra Amerika Sivil Özgürlükler Birliği'yle uğraşırız. | Open Subtitles | نقبض على قاتل الشرطة أبن العاهرة ثم أتعامل مع اتحاد الحريات المدنية الأمريكية لاحقاً. |
Tamam rahat ol biraz -- Adamı yakaladığımız gibi her şey normale dönecek. | Open Subtitles | حسناً، إسترخي... بمجرّد أن نقبض على هذا الرجل، فكلّ شيء سيعود لوضعه الطبيعي |