"نقصد" - Translation from Arabic to Turkish

    • istemedik
        
    • istememiştik
        
    • niyetimiz
        
    • gidiyoruz
        
    • bahsediyoruz
        
    • istemeyiz
        
    • niyetinde
        
    • gidelim
        
    • gideceğiz
        
    • istemiyoruz
        
    • istemezdik
        
    • gidip
        
    • gideriz
        
    • istemedim
        
    • istediğimiz
        
    Haritayı çalmak istemedik. Kaçıp gitmek istemedik. Open Subtitles نحن لم نقصد أن نسرق الخريطة نحن لم نقصد أن نهرب
    Hiç kimseyi incitmek istemedik. Üst sınıflar beni çöp kutusuna soktuklarında, bunun utanç verici ve aşağılayıcı olduğunu düşünmüştüm ama bu size onların üstesinden gelmeyi öğretiyor bu yüzden bunun bu kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles لم نقصد إيذاء أحد، حينما يقوم أحدهم بحشري في القمامة، أجل كنت أشعر بالإهانة والخجل
    Wraithlerin gelmesini istememiştik, ama geldiler. Sen bu yüzden buradasın. Open Subtitles لم نقصد أن يظهر الريث ثانية و لهذا أنت هنا
    Biliyorsun, Francis mektubu, asla anneme göstermek gibi bir niyetimiz yoktu. Open Subtitles أنت تعرف، فرانسيس نحن لم نقصد أن نري الرسالة إلى أمي
    Anlaşılan ikimiz de aynı yere gidiyoruz. Open Subtitles من الواضح أن كلانا نقصد نفس المكان
    Biz, cehennemden gelen gerçek köpekten bahsediyoruz. Open Subtitles نحن نقصد الكلب الأوّل من الجحيم.
    Seni sıkmak istemeyiz ama topunu arkadaşım yakaladı. Open Subtitles نحن لا نقصد ان نزعجك لكن صديقتي امسكت بكرتك
    Saygısızlık etmek niyetinde değiliz, Sayın Yargıç. Open Subtitles نحن لا نقصد تقليل الاحترام ، سيادة القاضي
    Affedersiniz bayan,sizi rahatsız etmek istemedik burada kimse yok sanıyorduk Open Subtitles أنا آسف سيدتي. لم نقصد إزعاجك لم نعرف أن ثمة أحداً هنا هل انت بخير ؟
    Özür dilerim, Shelley, sorun çıkarmak istemedik. Open Subtitles انا اسف شيلي، لم نكن نقصد بان نسبب المشاكل
    Öyle yapmak istemedik, ama suyun altında fazla tutmuşuz, ve boğuldu. Open Subtitles لم نقصد أبدا لقد قمنا بحجزه تحت الماء مدة طويلة و غرق
    - Bunun olmasını istemedik. - Mümkün olan her türlü önlemi aldık. Open Subtitles لم نقصد أن يحدث ذلك ابداً لقد أتخذنا كل إحتياط ممكن
    Üzgünüm, Ajan. Öyle korkutmak istememiştik. Open Subtitles أعتذر أيها العملاء لم نقصد إخافتكم بهذه الطريقة
    Özür dilerim, dostum. Gizlice sokulmak istememiştik. Open Subtitles آسف، يا صاح لم نقصد أن نتسلل عليك بالخفية
    Üzgünüm. Biz böyle olmasını istememiştik. Open Subtitles أنا آسف، لمْ نقصد أن يحدث الأمر بتلك الطريقة.
    Kendisi özür diliyor. Ben de özür diliyorum. niyetimiz bu değildi, bayım. Open Subtitles إنه يعتذر وأنا أعتذر لم نكن نقصد أن
    Birisi benim koçuma bulaşmış. Kavgaya gidiyoruz demektir. Open Subtitles شخص ما يعبث مع فتاي "هذا يعني اننا نقصد "مزايدة
    Aslında biz başka türlü bir inci gerdanlıktan bahsediyoruz. Open Subtitles نحن نقصد النوع الآخر من العقود اللؤلؤية
    Sizi eğlencenizden alıkoymak istemeyiz; ancak birkaç dakikanızı ayırırsanız iş konuşmak istiyoruz. Open Subtitles لا نقصد إفساد الحفل، لكننا نريد بضع دقائق من وقتك، لنتحدث عن بعض الأعمال الصغيرة.
    Bahis yöntemini sorgulamak niyetinde değiliz ama patronun küplere bindiğinde, orada iki dakikamızı ancak doldurmuştuk. Open Subtitles لسنا نقصد مسائلة الرهان خاصّتكَ، لكنّنا كنا هناك لدقيقتين فقط قبل أن يفقد مديرك أعصابه.
    Ne dersiniz şu yeni açılan lokantaya gidelim ve terleyene kadar yiyelim? Open Subtitles ما قولكم في أن نقصد مطعم المشويات ونأكل حتي نتعرق ؟
    Yardım Bürosuna gideceğiz, bunun acil bir durum olduğunu ve arındırma programına girmemiz gerektiğini söyleyeceğiz. Open Subtitles نقصد الانعاش الاجتماعي نقول أنها حالة طارئة تستلزم برنامج المعالجة
    Biz saygısızlık göstermek istemiyoruz. Bu sadece kişisel kullanım içindir. Open Subtitles إسمع لم نقصد قلة أحترام هذا للأستعمال الشخصيّ
    - Ceviz kırmak istemezdik... Open Subtitles وإلا، لقد كنا نُفكر بطريقة خاطئة لم نقصد أن نُفكر بهذه الطريقة
    Şarap barına gidip muhtemelen iyi bölge okulları... - ...hakkında konuşacağız. Open Subtitles قد نقصد حانة، و ربّما نتحدّث عن مناطق المدارس الجيّدة.
    Önce bandoyla beraber partiye katılırız, ...ondan sonra da maceracılığa gideriz. Open Subtitles حسناً، سنحتفل مع أعضاء الفرقة هنا ثم نقصد التسلّل بعد ذلك.
    Üzgünüm, seni orada zor duruma sokmak istemedim. Open Subtitles أعتذر , فلم نقصد وضعكَ بذلك الموقف هناك
    Cidden, aslında istediğimiz renkli olandı. Open Subtitles حسنا .. لقد كنا فعلا نقصد جهاز ملون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more