takip ettiğimiz Anti-Ziyaretçi Terörist grubu. | Open Subtitles | مجموعة إرهابية معادية للزائرين كنا نلاحقها |
Biz de onu çok yakından takip edip izlemeye karar verdik ve gözümüzü bir an olsun üzerinden ayırmadık. | Open Subtitles | لذا قررنا أن نلاحقها ونراقبها عن كثب ولم ندعها تغيب عن ناظرينا لدقيقة واحدة. |
Eğer gerçekten Rollins ile çalışıyorsa onu takip ettiğimizi öğrenmesini göze alamayız. | Open Subtitles | اذا كانت فعلاً تعمل مع رولينز لا يمكننا المخاطرة في أن تعرف جينا أننا نلاحقها |
Varsayımın, peşinde olduğumuz dedikoduyla hatırı sayılır bir benzerlik taşıyor. | Open Subtitles | مثالك الإفتراضي يشبه بشكل ملحوظ الإشاعة التي نلاحقها |
Bu da bir olasılık, ama bu durumda onun peşinde olduğumuza dair yine bir fikri olmaz, ya da eğer yanılmıyorsam, ki haklıyım, seni gerçekten seviyorsa bunu ona karşı kullanabiliriz. | Open Subtitles | ،ذلك احتمال وعلى هذال الحال إنها لا تملك أدنى فكرة أننا نلاحقها ،أو أنني على صواب وقد عنت ما قالته |
Bu arada peşinde olduğumuz kadını eğiten adamdan öğüt almak istemiyorum. | Open Subtitles | ولمعلوماتك، لست بحاجة لتلقي مُحاضرة من قبل الرجل الذي قام بتدريب المرأة التي نلاحقها كلنا |
takip ettiğimiz Pendleton sevkiyatından. | Open Subtitles | إنه من نفس شحنة " بندلتون " التي نلاحقها |
24 saat boyunca Yuejiang'dan Jinhai'ye bunca yolu takip edeceğimizi ummuyorduk. | Open Subtitles | لم نتوقّع أن نلاحقها لـ 24 ساعة. طوال الطريق من "يويجيانغ" إلى "جينهاي". |
Sadece kimlik tespiti ve takip! Kimlik tespiti ve takip! | Open Subtitles | نتحقق منها ثم نلاحقها |
- Jones'a içirdiğimiz iz sürücü... takip sinyalinin dalga boyunu o kadar çabuk nasıl belirleyebildi? | Open Subtitles | ذلك الأثر على (جونز)، كيف حدّد الموجة التي نلاحقها بتلك السرعة؟ |
takip ediyoruz! Ne? | Open Subtitles | نحن نلاحقها - ماذا ؟ |
- Siz kadını takip ettiniz. | Open Subtitles | -كنا نلاحقها |
Jenna eve gelip Elliot'u sordu ve sanırım artık onun peşinde olduğumuzu biliyor. | Open Subtitles | جينا أتت إلى المنزل تسأل عن إليوت و الأن أظن أنها تعرف أننا نلاحقها. |
peşinde olduğumuz haber bu değil. | Open Subtitles | أنها حقاً ليست القصة التي نلاحقها |
Elde edebilmek için her şeyi yapabileceğimiz, yıllarımızı peşinde harcadığımız bir kayıt listemiz var ve biz buna "kutsal kase" diyoruz. | TED | لدينا جميعًا قائمة من التسجيلات التي سنفعل أي شيء للحصول عليها، وكنّا نلاحقها لسنوات، نحن ندعوها قائمة "كؤوسُنا المقدسة". |
peşinde olduğumuz ganimet L'Urca de Lima. | Open Subtitles | الغنيمة التي كنا نلاحقها هي حطام سفينة (أركا دي ليما) |