"ننتظرها" - Translation from Arabic to Turkish

• beklediğimiz
• beklediği
• bekliyorduk
• bekliyoruz
• bekleyelim
• bekleyeceğiz
• beklediğiniz
• beklediğimizi

İşte Noel Arifesinin başlangıcı için beklediğimiz yıldız.
هذه هي النجمة التي ننتظرها كي نبدأ ليلة عيد الميلاد هل ترينها؟

Bu tam beklediğimiz şey.
هذه هي الإستراحة في الثلج التي كنا ننتظرها

Bayanlar, baylar. Hepimizin beklediği an.
أيها السيدات والسادة ,هذه هي اللحظة التي كنا ننتظرها جميعا

Tamam arkadaşlar. İşte hepimizin beklediği an geldi.
حسن جميعا، إنه اللحظة التي كنا ننتظرها جميعا

Biz de böyle bir fırsat bekliyorduk.
حصلنا على الفرصة التي كنا ننتظرها

İtiraf etmesini bekliyoruz. Şu an hastanede kalacak.
نحن ننتظرها لكي تعترف لذا, حتى الآن ستبقى في المشفى

Bu bir antropoloji öğrencisinden beklediğimiz türden bir soru değil.
إنه ليس حقاً من نوع الأسئلة التي ننتظرها من طالبة في علم الإنسان

Üç yıllık ağır çalışmadan sonra beklediğimiz fırsatı yakaladık.
بعد 3 سنوات من العمل لدينا الفرصة التي كنا ننتظرها

- Körfez'den beklediğimiz üç ceset.
الجثث الثلاثة التي كنا ننتظرها من الخليج

Cadılar, nihayet beklediğimiz an geldi.
أيّتها الساحرات، حانت اللحظة التي كنا ننتظرها جميعاً.

beklediğimiz her dakika, onun bizi öldürmesi için başka bir fırsat.
كلّ ثانيةٍ ننتظرها ، فهي تُمهد فرصة أخرى له ليقتلنا

İşte bu anne. beklediğimiz buydu.
هاهيياأمي،الفرصةالتي كننا ننتظرها.

Şimdi hepimizin beklediği o an geldi çalışmalarımızın meyvesi.
و الان, هذه اللحظه الذي كنا ننتظرها ثمار مجهودنا

Fakat hepimizin beklediği bir andı bu.
لكن هذهِ هي اللحظة التي كنا ننتظرها نحنُ جميعاً

Bu hepimizin beklediği tarihi bir an.
هذه هي اللحظة التاريخية التي كنا ننتظرها جميعا

İşte bu anı bekliyorduk.
هذه هي اللحظة التي كنا ننتظرها

Holt büyük balık ve biz de bunun için bekliyorduk...
سمكة هولت الكبيرة هي التي كنا ننتظرها

Hepimiz onu bekliyoruz. Bu sabah konuşmuştuk bunu.
جميعنا هنا ننتظرها , لقد تكلمنا بهذا الشأن في الصباح

Hadi gidip onu bekleyelim.
دعنا نذهب فقط و ننتظرها لا اعتقد ان هذه تبدو فكرة جيدة

O zaman harekete geçmeden önce, gelmesini bekleyeceğiz.
إذن سوف ننتظرها حتى تعود قبل أن نتقدم بخطوتنا التالية

Pekala, millet. Şimdi beklediğiniz vakit geldi çattı.
حسناً، هذه اللحظة التي ننتظرها

Bunu beklediğimizi biliyordunuz.
ليس هناك كنت تعلم أننا ننتظرها