"نهائية" - Translation from Arabic to Turkish

    • sonsuz
        
    • Son
        
    • final
        
    • sınırsız
        
    • kesin
        
    • sonsuzdur
        
    • bitmek
        
    • nihai
        
    • Sonuncusu
        
    Öngörülemeyen, sonsuz bir matematiksel kombinasyonlar serisi... işte önünde duruyor. Open Subtitles امامك سلسلة كاملة من التركيبات الرياضية غير متوقعة ولا نهائية
    Böceklerin vücudu neredeyse sonsuz sayıda şekle girebilme kapasitesine sahiptir. Open Subtitles لدى أجساد الحشرات القدرة على اتّخاذ أشكال متنوعة لا نهائية.
    Son kararı vermeden önce neler olduğunu anladığımdan emin olmak istedim. Open Subtitles قبل إتخاذ أية قرارات نهائية أردتُ التأكد من فهم ما حصل
    Size Muhteşem Hikayeyi anlatmak istediğimi, sizinle Muhteşemliğin 3 Aşamasını paylaşmak istediğimi ve sizi Son bir düşünceyle başbaşa bırakmak istediğimi söyledim. TED اريد ان اخبركم قصة الروعة .. اريد ان اتشارك معكم 3 من محاور روعة الحياة ومن ثم سأختم بخلاصة نهائية
    Hales, endişen içi sağol ama, hamilesin ve final sınavlarımız var. Open Subtitles هايلي احبك لأنك تهتمين بالناس لكنك حامل ونحن لدينا اختبارات نهائية
    Ama sınırsız erişim imkanı, çok sayıda kötüye kullanma olanağına yol açmış olacak. Open Subtitles لكن النـفاذ المـطلق لمصـادر مراقبة الحكومـة سيجعل هناك فرصا لا نهائية لسوء الاستخدام
    Ancak çalışmanın tasarımı kesin nedensel sonuçlara izin vermiyordu. TED لكن تصميم الدراسة لم يسمح بنتائج نهائية مؤكدة.
    "Kitapçılar sonsuzdur ve Eylül ayı hariç, asla dolu olmazlar." Open Subtitles المكتبات عددها لا نهائية و لا تمتليء إلا في سبتمبر
    Bir de otomatik oynatma var, bu videoları bir döngü içinde sonsuz bir şekilde saatlerce tekrar tekrar oynatan. TED وهناك تشغيل تلقائي، حيث تستمر في عرض هذه الفيديوهات مرارًا وتكرارًا في حلقة لا نهائية لمدة ساعات طويلة في كل مرة.
    Onlarla oynarsın, bir şeyler inşa edersin ve onlarla sonsuz ihtimalleri hayal edersin. TED فأنت تلعب بها وتبني بها، ويمكنك أيضًا تخيل إمكانيات لا نهائية بفضلها.
    Spider, kâhin ve büyücü, meraklı ve sonsuz güçlere sahip. Open Subtitles إن العنكبوت و العراف و الساحر لديهم سلطات لا نهائية و غريبة جداً
    Sayı çizgisine baktığında, sonsuz sayıda sonsuz sayılara ve kesirlere bölündüğünü zaten biliyordu. Open Subtitles لقد عرف سلفاً أنه عندما تنظر لخط الأعداد، فهو يتجزأ إلى أعداد لا نهائية الصحيحة منها والكسرية.
    Aslinda Mark, Einstein'in gercekte soyledigi hicbirseyin isik hizina ulasana kadar hizlanamayacagi idi cunku kutlesi sonsuz olmasi gerekir. Open Subtitles ما قاله آينشتين حقيقة أنه لا شيء يمكنه الوصول إلى سرعة الضوء لأن كتلته قد تصبح لا نهائية
    Ve biz bunun Son ürünler için kullanıldığını görmeye başlıyoruz. TED نحن نبدأ الان نرى انها يتم استخدامها لمنتجات نهائية
    Sizleri Son bir fikir ile baş başa bırakacağım. TED اسمحوا لي أن أترك لكم فكرة نهائية واحدة.
    Bugün askerliği fiilen bırakacaksanız ayrılmadan önce bizim "Son izin" dediğimiz izni kullanmanız ya da ücretli izne çıkarak izin hakkınızı bitirmeniz gerekmekte. TED اليوم ستأتيك مكالمة إذا أخذت، كما نسميها، إجازة نهائية أو إجازة مدفوعة تحاول أن تستخدمها قبل تسريحك بشكل كامل.
    Bu hırsızlık Bay Wong için utanç verici olmuştur özellikle final vuruşu. Open Subtitles عملية السرقة هذه من المفترض أن تذل السيد وانغ كضربة نهائية
    Ve sonra, Sonni Griffith'in bir Romanya yarı final maçında tutuklandığını duyuyorum Open Subtitles و فجأة أسمع أن ساني غريف معتقل في أثناء مباراة نصف نهائية في كأس رومانيا
    Bu çelloyla sınırsız olanaklar yaratmak istiyorum. TED اريد خلق امكانيات لا نهائية بهذا التشيللو
    Bir kerede iki yeri ya da üç yeri hatta dört yeri vurmalıyız! Kombinasyonlar sınırsız. Open Subtitles اضرب مكانين بواحد، ثلاثة أو حتى أربعة الإحتمالات لا نهائية
    Şartlarım kesin dedim. Yolcular serbest bırakılacak Washington'a iner inmez. Open Subtitles لقد اخبريكم ان مطالبي نهائية وسيتم تحرير الرهائن
    "Kitapçılar sonsuzdur ve Eylül ayı hariç, asla dolu olmazlar." Open Subtitles المكتبات عددها لا نهائية و لا تمتليء إلا في سبتمبر
    Artık hayatı... avukatlara ve tefecilere yazılan mektup müsvetteleri... dekoratörler ve aşçılarla... bitmek bilmeyen mektuplaşmalar olmuştu. Open Subtitles وحياتة الآن والتي بدت تتكون من مسودات الرسائل إلى المحامون وسماسرة المال ومراسلات لا نهائية
    Her şeye dair nihai bir gerçek varsa, o da nihai bir gerçek olmadığıdır. Open Subtitles الحقيقة النهائية من كل شيء هي أنه لا يوجد حقيقة نهائية.
    "Sonuncusu, Sonuncusu" Open Subtitles لوس أنجليس نهائية لوس أنجليس نهائية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more