"نهبوا" - Translation from Arabic to Turkish

• yağmaladılar
• yağmalayıp
• yağma
• soydular
• yağmalamış
• yağmaladı

Yıllar önce, 3000 kişilik bir kasabayı yaktılar ve yağmaladılar.
منذ عدة أعوام مضت, نهبوا وأحرقوا مدينة مكونة من ثلاثة الآلاف شخص.

Bu gayet mantıklı. Vikingler bütün Avrupa'yı yağmaladılar.
هذا شعور ممتاز الفايكينج " نهبوا كُل أوروبا "

Bütün kiliseleri yağmalayıp yıktılar.
نهبوا ولوثوا الكنائس

Açgözlü bir şekilde her şeyi yağmalayıp yok ettiler.
"نهبوا كل شيء في المكان،"

Orduları Fransadan çekilirken, onlar yağma ve talan etmeye başladılar.
وبينما تراجعت جيوشها عبر فرنسا نهبوا وخرّبوا

Bak, düşündüğüm şu ki kendilerini soydular.
أترى؟ أظنهم قد نهبوا أنفسهم و ضاعفوا هداياهم لتزداد التعويضات ببلاغ التأمين الكاذب

Zayıf bir ihtimal ama Vikingler Sevilla'yı iki kez yağmalamış.
إنه احتمال ضئيل، ولكن "الفايكينج" نهبوا "سيفيل" مرتين.

Ama askerler evleri yağmaladı ve şehrin her yerinde kadınların peşine düştü.
لكن الجنود نهبوا المنازل، وتعقبوا النساء عبر أنحاء المدينة

askerler geldikleri zaman her şeyi yağmaladılar.
وعندما قدوموا نهبوا كل شيء

Kileri yağmaladılar.
لقد نهبوا حجرة المؤن بأكملها

Kaşmirli gençleri yanlış yönlendirip masum insanları öldürdüler... 1948'de kabile olarak geldiklerinde Kaşmiri yağmaladılar...
في عام 1948 نهبوا (كشمير) عندما جاؤوا كقبائل

- Askerleriniz geldi, kampı yağmaladılar.
جاء جنودكم... نهبوا معسكرنا.

İddiaya göre 13. yüzyılda haçlılar İstanbul'u yağmalayıp seferlerine destek çıkan kraliyet ailelerine götüremeyecek kadar güçlü olduğunu düşündükleri bir şey bulmuşlar.
من المفترض أن الصليبيون خلال القرن الثالث عشر... نهبوا مدينة (القسطنطينية)، وعثروا على شيء ما... إعتبروه أقوى من أن يسلموه...

Şu organize yağma olayını.
لقد نهبوا بلدنا

Geçenlerde Wagoner's Switch'de Katy Flyer'ı soydular.
لقد نهبوا قطار (كاتي فلاير) عند المحطة التبادلية.

Orklar Moria'yı yağmaladı kutsal mekanlarımızı kirletti.
... "عندما نهبوا الأورك "موريا ودنَّسوا قاعاتها المقدسة ...