"نودّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • istiyoruz
        
    • istediğimiz
        
    • isteriz
        
    • istemiyoruz
        
    • biz
        
    • isterdik
        
    • istemeyiz
        
    • istiyorduk
        
    • bize
        
    • istediğimizi
        
    • ederiz
        
    Şey, radyo konuşmalarını bize sunmanı istiyoruz yayınlamadan önce onaylamak için. Open Subtitles حسناً، نودّ منك تقديم خُطبك الإذاعية لنا للموافقة عليها قبل البث.
    Her şey iyi olacak. Onunla sadece konuşmak istiyoruz. Sorun yok. Open Subtitles سيكون الأمر على ما يرام، نودّ التحدث إليهِ ، و حسب.
    Sayın Yargıç, kefalet konusunu bir kez daha konuşmak istiyoruz. Open Subtitles حضرتك، نودّ أن يُتاح المجال ثانيةً لسماع دعوى الخروج بكفالة.
    Ama, Bay Başkan, geri gelebilirseniz... size sormak istediğimiz birkaç sorumuz daha var. Open Subtitles لكن، سّيدى الرئيس , إذا سمحت نحن عندنا بضعة أسئلة أكثر نودّ أن نسألك إياها
    Onun üniversiteye gidip mühendis olmasını isteriz, ama bağışlarımız sadece temel şeyleri baz alıyor: Çadır ve battaniyeler, yatak ve kap kaçaklar, erzak ve bir miktar ilaç. TED نودّ لو نساعده على الذهاب إلى الجامعة ونساعده ليصبح مهندساً، ولكن الأولوية لتمويلكم يركز على أساسيات الحياة: الخيام والبطانيات والفرش وأدوات المطبخ والحصص الغذائية والقليل من الدواء.
    Kırsal kesimlerde yoksulluğu, ... ... yerinden etmek istiyoruz. TED ولكن أيضا نحن لا نودّ أن نترك المناطق الريفية تواجه الفقر.
    Sizden kronik ve gizli sıtma arasındaki farkın ölümcül özel klinik türleri... bakımından özetini dinlemek istiyoruz. Open Subtitles نودّ أن نسمع منكِ تقريراً عن العلامات السريريّة الخاصة لـ الخبيث .. و مالفرق بين الملاريا المزمنة و الكامنة.
    Oh, biz parti yapmaya geldik. Parti için kalmak istiyoruz. Open Subtitles لقد حضرنا من أجل الحفلة و نودّ أن نبقى من أجلها‪.
    Hesaplarımızı kapatmak istiyoruz. Open Subtitles نحن نودّ أن نغلق حساباتنا. تغلقوا حساباتكم؟
    -Kurusa bakmayın bizde paket yok ama kimliklerinizi görmek istiyoruz. Open Subtitles بيتزا دجاج. اعذرنا لكن نحن نودّ أن نرى بأنّك تغطّي بالورق.
    Memur Cahn, acil bir telefon var. Size yönlendirmek istiyoruz. Open Subtitles الضابط كان، عندنا هاتف طارئ إدع نحن نودّ أن نرقّع خلال إليك.
    Şerif, oğlunuza birkaç soru sormak istiyoruz. Open Subtitles مدير الشرطة، نحن نودّ أن نسأل إبنك بضعة أسئلة، إذا تلك بخير.
    Bu yüzden evinizi aramak için izin istiyoruz. Open Subtitles بذلك في العقل، نحن نودّ رخصة لتفتيش بيتك.
    Daha ayrıntılı rapor için Will Tippin'i çağırmak istiyoruz. Open Subtitles نحن نودّ أن نجلب ستيبين في للمتابعة على ه تستجوب.
    Yapmak istediğimiz şey, ...eğer izin verirseniz, ortalıklarda dolanmayın. Open Subtitles ما نودّ القيام به هو السماح لنا، بنقلكم إلى خارج المكان
    Mezatta almak istediğimiz bir şey var. Bu yüzden para bulmalıyız. Open Subtitles ثمّة شيء نودّ شراءه من المزاد، وهذا سبب عوزنا للمال.
    biz arkadaşlarıyız. Ordaysa, kendisini görmek isteriz. Open Subtitles حسناً عزيزتي, نحن أصدقائه وإذا كان موجوداً نودّ السلام عليه
    Eğer bu odada bir katil varsa silahlı çatışma çıksın istemiyoruz. Open Subtitles لو كان هُناك قاتل في الغرفة، فلا نودّ المُخاطرة بضربٍ ناري.
    biz, ortalığı yerinden oynatacak fikirlerimizin bir nevi 40.000 dolarlık inkübatör gibi son model olduğunu düşünmeyi severiz, TED نودّ أنّ نرى أفكارنا، كما تعلمون، مثل تلك الحاضنة الجديدة ذات 40.000 دولارا، ذات التكنولوجيا العالية،
    Güzel tavsiyelerini almak isterdik bugünkü konseyde. Open Subtitles لولا إصرّارك، كنا نودّ لسماع رأيك .الحكيم في مجلسًا سنعقده الليلة
    Reality TV şovu olmak istemeyiz. Open Subtitles أعني، لسنا نودّ أن نغدو مسلسل تلفزيونيّ واقعيّ.
    Çalışanlarınızdan biriyle ilgili birkaç soru sormak istiyorduk: Open Subtitles نحن نودّ أن نسألك البعض الأسئلة حول مستخدم لك
    Bana bir iyilik yap. Ondan bir daha haber alırsan onunla konuşmak istediğimizi söyle. Open Subtitles أسدني معروفاً , إن سمعتَ منها مجدداً أعلمها بأننا نودّ مخاطبتها
    Skyclub ve birinci sınıf yolcularımızın şimdiden uçaktaki yerlerini almasını rica ederiz. Open Subtitles "نودّ دعوة ركّاب الأسبقيّة والدرجة الأولى ونادي السماء للصعود إلى الطائرة الآن"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more