Eğer haklıysam Bu çocuklar korkunç bir şeyin etkisi altındalar. | Open Subtitles | إذا كنت علي صواب فإن هؤلاء الفتية متورطون بشيء فظيع |
Yani Bu çocuklar büyük saldırıyı yeniden planlamak için geri çekilen gerçek askerlerin yerine mi gönderildi? | Open Subtitles | أتقصد أن هؤلاء الفتية هم بدائل لقوات أكثر خبرة تم إرسالهم للخطوط الخلفية لتتنظم للهجوم الكبير؟ |
Bu çocukların kim olduklarını ve ölmelerini kimin istediğini bulmamız gerek. | Open Subtitles | نحن بحاجة أن تعرف من هؤلاء الفتية ومن يريدهم ميتون. |
Olur da tekne devrilirse o çocuklar canları için bana yapışacaklardır. | Open Subtitles | اذا انقلب القارب هؤلاء الفتية سيتعلقون بي من اجل النجاة |
bu adamlar polisti ama buna rağmen iyi insanlardı. | Open Subtitles | و هؤلاء الفتية بالرغم من أنهم شرطيون الا أنهم كانوا ودودين فعلا |
Bu çocukları sertleştirip, düşmana karşı güçlendirmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نقوي هؤلاء الفتية نحصنهم أمام الأعداء |
Onlar Morgan'ı suçlamadan önce O çocukları kimin öldürdüğünü bulmamız gerek. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية قبل ان يقرروا ان يوجهوا التهم لمورغان ماذا تريدنا ان نفعل |
Çocukları hizada tutmak için bir milyon dolarlık bonus alıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد حصلت على مليون دولار علاوة لتجعل هؤلاء الفتية أسوياء |
Ama protesto etme hakkını savunan Bu çocuklar kim? | Open Subtitles | لكن من هؤلاء الفتية الذين يدافعون عن حقهم في الاحتجاج؟ |
Bu çocuklar o herifi bir kahramanmış gibi görmeye başladılar. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية بدأوا يعتقدون بأنّ هذا الشخص بطلهم |
Bu çocuklar son altı aydır FBI gözetimindeydi. | Open Subtitles | لقد كان هؤلاء الفتية تحت مراقبة الشرطة الفيدرالية في الستة أشهر الأخيرة |
Bu çocuklar çok yürekliydi, ancak bu seviyede rekabet edecek beceri ve tecrübeleri yoktu. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية لديهم الكثير من الشجاعة لكن ليس لديهم الكفاءة و لا الخبرة الكافية كي ينافسوا هذا المستوى و هذه الخسارة |
Bu çocukların hepsinin, herkesten sakladığı bir güvenlik açıkları vardı. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية كلهم كان لديهم نفس نقط الضعف التى كانوا يخفونها عن الجميع |
Porter bana Bu çocukların çoğunun daha silah kullanmadığını söyledi. | Open Subtitles | بورتر قال لي ان اغلبية هؤلاء الفتية لم يطلقوا رصاصة في قتال |
Bu çocukların suçlu olduklarına inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن هؤلاء الفتية فعلوا شيئاً خاطئاً؟ |
Fakat eğer o çocuklar masumsa üç ailenin daha çocuklarını kaybetmesini ister miydiniz? | Open Subtitles | ولكن لو هؤلاء الفتية أبرياء، فهل تريدين لثلاث عائلات أخريات أن تفقد أولادهم, أيضاً؟ |
o çocuklar buraya geliyor, onlara bir sürü saçmalık anlatıyorum. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية يأتون إلى هنا أخبرهم بعض الأشياء وهي في الحقيقة هراء |
bu adamlar, tutucu ve sabırlı davranıyorlar. Sadece küçük banknotlar basıyorlar ve asla harcamıyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية حذرون وصبورون ، لدرجة أنهم يطبعون فقط ذوات الفئة القليلة ولا يصرفونها |
Yine de Bu çocukları alıp bahçemden hemen gitmeniz konusunda ısrar etmem gerek. | Open Subtitles | ومع ذلك علي أن أصرَّ أن تبعد هؤلاء الفتية عن طريقي حالاً |
O çocukları ve bir güreş koçunu öldürmek için ne gibi bir sebebim olabilir ki? | Open Subtitles | أي حافز قد يكون لديّ لقتل هؤلاء الفتية ومدرب المصارعة؟ |
Hayır. Bu çocuklarla ilgilenmek bana beladan başka hiçbir şey getirmez. | Open Subtitles | لا تتعب نفسك ، البحث عن هؤلاء الفتية لم يعطني شيئاً سوى المتاعب |
Keşke şu adamları yakalasaydık. | Open Subtitles | أتعلم، أنا واثق بأنّنا نتمنّى من أن نحصل على هؤلاء الفتية |
bu çocuklara ne giyecekleri, ne yiyecekleri ve ne diyecekleri söyleniyor. | Open Subtitles | هؤلاء الفتية تم اخبارهم ماذا يرتدون ماذا يرون، و ماذا يأكلون |
Sadece oradaki ikisi var. | Open Subtitles | فقط هؤلاء الفتية |
Dixon... Hareketlerine çeki düzen vermek zorundasın. Bu çocuklardan daha yetenekliyiz. | Open Subtitles | عليك أن تحسّن من تصرّفاتك يا (ديكسون) هؤلاء الفتية يمتلكون مواهب عالية, لا ترتعبوا. |
Raja, hep bu elemanlarla takılmak istemişimdir. | Open Subtitles | راجا, لطالما أردت أن أصاحب هؤلاء الفتية |