"هاتفتني" - Translation from Arabic to Turkish

    • aradı
        
    • arayıp
        
    • aradın
        
    • aramıştı
        
    • aradığında
        
    Kız kardeşim aradı, biz de merak etmeye başlamıştık. Open Subtitles بعد ان هاتفتني شقيقتي بدنا نتسائل عن مكانك
    Bir Birlikçi devriyesi beni kardeşinmişim gibi aradı. Open Subtitles دورية من قوات الشرطة هاتفتني علي أني أختك؟
    Paige beni aradı ve buraya gelmemi rica etti. Open Subtitles بايج هاتفتني وسألتني إن كان بإمكاني المجيء
    Beni iş telefonundan arayıp, acil olduğunu söyledin. Open Subtitles لقد هاتفتني من هاتف عملك، قُلت أنّه معطل.
    Beni aradın. İnterneti ararken. Open Subtitles لقد هاتفتني عندما كنت تبحثين عن الإنترنت
    - Kız kardeşim aramıştı. İçeride çok gürültü vardı, bu yüzden dışarı çıkmam gerekti. Open Subtitles حسناً ، لقد هاتفتني أختي وكان المكانُ مُزعجاً هُنا فتحتّم عليّ الذهابُ للخارج.
    Yine de, bugün beni aradığında, klinik hakkında tıpkı on sene önce konudan ilk bahsettiğinde olduğu kadar tutkuluydu. Open Subtitles ومع ذلك، حينما هاتفتني اليوم كانت متحمسة بشأن تلك العيادة مثلما كانت تمامًا حينما أحضرتها إليّ منذ 10 أعوام
    Bugün beni bir kaç kez aradı, ama cevap veremedim. Open Subtitles لا , لقد هاتفتني عدة مرات اليوم لكني لم اتحدث اليها
    Hatta, tam da bugün beni son on yıldır uğrunda mücadele ettiği meme kanseri kliniği hakkında aradı. Open Subtitles في الحقيقة اليوم، هاتفتني بشأن عيادة لسرطان الثدي ظلت تحارب لأجلها خلال العقد الماضي، خطتها جريئة
    Nerede olduklarını bilmiyorum ama beni birkaç saat önce aradı. Open Subtitles لا أعرف مكانهم لكنها هاتفتني منذ بضع ساعات
    Neyse, aradı ve "ne yapıyoruz?" dedi. Open Subtitles :على أية حال، لقد هاتفتني وقالت " ماذا سوف نفعل؟ "
    Aslında, bir keresinde, gün ortasında Beth beni telefonla aradı ve ben işteydim. Open Subtitles فى الواقع , كان هناك مرة واحدة بث " هاتفتني بها " بمنتصف اليوم و كنت بالعمل
    Ona verdiğim telefonla aradı. Open Subtitles هاتفتني علي الرقم الذي اعطيته بها
    Fakat sonra en iyi arkadaşlarımdan biri olan güzel Kenyalı bir kadın Ester Kaecha, bu umut yıkıcı zamanda beni aradı ve ''Mary çok güçlü bir iraden var. TED ولكن حينها، واحدة من أصدقائي المقربين، سيدة كينية جميلة، آسثر كيشا، هاتفتني خلال تلك اللحظة المدمرة، وقالت ما معناه: "ماري، أنت تملكين إرادة قوية.
    Gerçeği söylemek gerekirse, Karin bu sabah beni aradı. Open Subtitles لأخبرك الحقيقة ، (كارين) هاتفتني هذا الصباح
    Natasha beni aradı Meksika konusunu açtı yine. Open Subtitles لقد هاتفتني (ناتاشا) مجدداً لقد أثارت موضوع (المكسيك) ثانية
    Dün beni arayıp masum bir kadına zarar verdiğine inanmamı sağladığını inkar mı ediyorsun? Open Subtitles أتنكر بأنك هاتفتني بالأمس وجعلتني أظن أنك آذيت إمرأةً بريئة؟ .بالطبع أنكره
    Annem arayıp eve gittiğini anlattı. Open Subtitles أمي هاتفتني و أخبرتني بقدومك
    İş bittikten sonra beni aradın, böylece tek başına yaptığını kimse bilmeyecekti. Open Subtitles هاتفتني بعدما الوفاة، لذا لا يعلم أحد بما فعلتِ.
    Beni sen aradın. Open Subtitles حسناً, لقد هاتفتني.
    Tanrıya şükür ki karım aramıştı. Open Subtitles حمداً لله، هاتفتني زوجتي حينها
    Ben Roma'dayken beni aramıştı ve arkadan Edward'ın sesini duydu. Open Subtitles عندما كنت في روما هاتفتني و لقد سمعت (إدوارد) في الخلفية
    Bunu bana bizzat kendisi geçen Cuma, yemek randevumuzu iptal etmek için aradığında söyledi. Open Subtitles أخبرتني بذلك الجمعة الماضية عندما هاتفتني لإلغاء العَشاء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more