"هاردمن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hardman
        
    • kıdemli ortak
        
    Pearson Hardman zamanındaki halinden bahset. Open Subtitles عنها حينما كانت الشركة تحت اسم هاردمن بيرسن
    Beni hırsızlıkla suçlarsanız Pearson Hardman'daki her müşteri kaçar. Open Subtitles إن وجهت لي تهمة الإختلاس كل زبائن "بيرسون هاردمن" سيرحلون
    Beş yıl önceki Pearson Hardman toplantısı. Open Subtitles جائزة شركة بيرسن هاردمن قبل 5 سنوات
    Jeff Malone'a Daniel Hardman'ın zimmetine para geçirdiğini saklamasına yardım ettiğimi söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتُ (جيف مالون)بأنني ساعدتُ بالتستر على الإختلاس الذي فعلهُ (دانيال هاردمن).
    Bilirsin, Daniel Hardman insanları kullanmış olabilir ama onların cinsiyetleri ya da renkleri umrunda değildi. Open Subtitles (دانيل هاردمن)، قد قام باستغلال بعض الأشخاص ولكنّه لم يهتم لجنسهم أو عرقهم ..
    Şimdi, oraya gittiğimizde içindeki Hardman'ı uyandırıp ona kendini güvendirmeni ve çenesini kapalı tutmasını sağlamanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تخرج (هاردمن) الذي بداخلك وتحاول جعله يثق بك
    Pearson Hardman'dan geliyorum. Open Subtitles أنا .. من شركة بيرسن هاردمن
    Hayır, beni tutmaya karar verdin çünkü Daniel Hardman'ı alt etmek ve gücünü korumak senin için daha önemliydi. Open Subtitles بل سمحتِ ببقائي لأنّكِ كنتِ منشغلة بفكرة التغلّب على (دانييل هاردمن) والحصول على السلطة
    Daniel Hardman şirketten zimmetine para geçirdi ve ben de bunu örtbas ettim. Open Subtitles (دانييل هاردمن) قام باختلاس بعض الأموال من الشركة وأنا تسترّت عليه
    Eğer akıllıysa Daniel Hardman'ı arar. Open Subtitles حسنٌ , لو كان ذكياً سيتصلُ بـ(دانيال هاردمن).
    Sonunda Hardman haklı çıktı. Open Subtitles و في النهاية ، كان (هاردمن) كان على حقْ.
    Ona Daniel Hardman'ın zimmetine para geçirmesini örtbas ettiğimi öğrendiğini söyledim. Open Subtitles لقد أخبرّتهُ بأنكَ إكتشفت أنني أخبيتُ أمرَ إختلاس (دانيال هاردمن).
    Sonra ona Daniel Hardman'ın zimmet suçunu nereden ögrendiğini sordum, o da şu kelimelerle başladı, Open Subtitles لذلك سألته عن كيفية اكتشافه لعملية اختلاس (دانيل هاردمن) وبدأ قصته بجملة
    Hayır, beni tutmaya karar verdin çünkü Daniel Hardman'ı alt etmek ve gücünü korumak senin için daha önemliydi. Open Subtitles بل سمحتِ ببقائي لأنّكِ كنتِ منشغلة بفكرة التغلّب على (دانييل هاردمن) والحصول على السلطة
    Daniel Hardman şirketten zimmetine para geçirdi ve ben de bunu örtbas ettim. Open Subtitles (دانييل هاردمن) قام باختلاس بعض الأموال من الشركة وأنا تسترّت عليه
    Hardman ikimizden birini kıdemli ortak yapmayacak. Open Subtitles (هاردمن)لن يجعلَ أحدًا مننا شريكًا رئيسي.
    Bay Specter, bana lütfen neden bugün programımda iki farklı Pearson Hardman avukatı olduğunu açıklar mısınız? Open Subtitles السيّدُ(سبكتر), أتمانع بإخباري لما لديّ محاميان اثنان من شركة "بيرسون هاردمن"بجدولي اليوم؟
    Hardman yönetici ortak. Open Subtitles وماذا أقول ؟ (هاردمن) شريك متضامن على خلافها ..
    Hardman bilgisayarıma erişti ve öteki tarafa oyun planımı verdi. Open Subtitles (هاردمن) تمكّن من الدخول إلى حاسوبي وقام بتزويد الفريق الآخر بخطتي ..
    Hardman bunu ben Mckernon'u ona söz verdikten sonra satıp, Open Subtitles (هاردمن) فعل ذلك .. لأنّني رفضت أن أتخلى عن شركة مكرنون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more