Bu duvarı yıkmak içinse, patlama bizi daha biz buradan çıkamadan öldürür. | Open Subtitles | مهلًا، إن نويت هدم الجدار بها فسيقتلنا الانفجار قبلما يتسنى لنا الخروج. |
Bu duvarı yıkmak içinse, patlama bizi daha biz buradan çıkamadan öldürür. | Open Subtitles | مهلًا، إن نويت هدم الجدار بها فسيقتلنا الانفجار قبلما يتسنى لنا الخروج. |
Ne yıkım olur, ne de inşa. Polisten başkası buraya adımını atamaz. | Open Subtitles | لن يكون هناك هدم او بناء ولن يسمح لاحد بدخولها سوي الشرطة |
Fakat üç şehrin duvarlarının yıkımı ilan ettik artık, Majesteleri! | Open Subtitles | لكن هدم المدن الثلاث هي السياسة المعلنة ، يا صاحب الجلالة |
Sizinkilerin gelip bu gece buraları yerle bir edeceğini sakın söyleme. | Open Subtitles | لا تخبريني ان رجال شركتكم سوف يبدأون في هدم الحي الليلة |
O binayı yıllar önce yıkıp herkesi başka bir yere yerleştirmeliydik. | Open Subtitles | كان يجدر بنا إعادة تسكين الجميع و هدم المبنى منذ سنين. |
Cardiff Şato'su yıkılacak ve Blaidd Drwg Projesi yükselecek övünerek, gururla. | Open Subtitles | سيتم هدم قلعة كارديف، لنتمكن .. من إقامة مشروع بلايد دروج مكانها . كمشروعٍ عظيم |
Ama zamanla her şey değişiyor, "ve aileye yeni katılanlar olduğu için"... çok sevmemize rağmen, "eski evi yıkmak zorunda kaldık". | Open Subtitles | لكن الأمور تغيرت مع عائلتي كان علينا هدم منزلنا القديم الذي نحبه |
Bir olduğumuzun farkına varmak için, aramızdaki duvarları yıkmak. | Open Subtitles | هدم الجدران التي تحول بيننا كي ندرك أننا واحد. |
Bu mahkumlar borçlarını ödemiyor, beni yıkmak için fırsat kollayanlara yardım ediyorlar, bu yüzden de hepsi cezalandırılacak. | Open Subtitles | . هؤلاء السجناء لا يدفعون سبب طريقتهم , هم يساعدون الذين يريدون هدم سلطتي . لذا ، هم يجب أن يعاقبوا |
Benim mütevazi teklifim, bu üç şehrin duvarlarını yıkmak ve ayrılığı ortadan kaldırmak. | Open Subtitles | أَقترح بتواضع هدم حيطان المدن الثلاث ولكَسْر الحصار |
Görünüşe göre, yıkım eki Chengyi şehrine ulaştığında 30.000 kişilik Qi ordusu ilerleme fırsatını ele geçirecek ve dünyayı kaosa sürükleyecek. | Open Subtitles | على ما يبدو حملة هدم مرة واحدة تصل إلى مدينة شانجي جيش كي سيغتنم الفرصة للزحف في بجيش من ثلاثون الف |
Tabi ki küçük bir çocukken, her zaman yıkım vardır. | TED | وبالطبع خلال فترة الطفولة , يتوافر دائما عنصر هدم . |
Brick Mansions'ıı şehirden ayıran duvarların yıkımı gelecek ay başlayacak. | Open Subtitles | عملية هدم الجدران التي تفصل المدينة عن مشروع "بريك مانشينز"، |
O piçlerin peşinden gitmezsek binayı yerle bir etmemiz gerekiyor! | Open Subtitles | إذا تركناهم يتحصنون في المبنى الآن فسيكون علينا هدم المبنى لنخرجهم منه لاحقا |
Belki de şu duvarı yıkıp, yan taraftaki yeri de almalısın. | Open Subtitles | اتعلمين ماذا؟ قد تستطيعين هدم هذا الجدار وشراء المتجر المجاور ايضًا |
Ama, Monicayla konuştuk ve bu yıkılacak yer için çok üzüldüm ve düğünü biraz ertelememizi önerdi. | Open Subtitles | وكنت منزعجة بسبب هدم الصالة و أقترحت أن نؤجل الزفاف قليلا |
Ama geçen hafta belediye meclisi bu yakışıksız yeri yıkmaya ve yerine semtin çocukları için bir çocuk parkı inşa etmeye karar verdi. | Open Subtitles | امام أحد أقدم واقبح جراجات الانتظار فى المدينة ولكن الشهر الماضى, قام مجلس المدينة بالتصويت على هدم هذا المنظر البشع وأستبداله بملعب جميل |
İskân Müdürlüğü buraları yıkma yetkisini aldı değil mi? | Open Subtitles | مصلحة الإسكان تريد هدم هذه المنطقة، صحيح ؟ |
Son patlama duvarı yıkmış olamaz mı? | Open Subtitles | لقد أدى الانفجار النهائى . إلى هدم الجدار |
- Bütün mülklerini yıkacak mısınız? | Open Subtitles | لذلك، كنت ستعمل هدم كل شيء من أملاكه؟ |
Bina 60lı yıllarda çocuk parkı yapılması için yıkılmış. | Open Subtitles | تم هدم المبنى في الستينات لافساح الطريق ملعب للأطفال. |
Ve bir binanın iş makinesi tarafından yıkılması tamamıyla başka bir şeydir. | Open Subtitles | لكن هدم شقتك بواسطة كرة حديدية شئ مختلف تماماً |
Cinayetlerden sonra evi yıktırmak istedi ama sit ilan edilince olmadı. | Open Subtitles | أراد أن يتم هدم المنزل مباشرة بعد عمليات القتل تلك، ولكنّه أعلن كمَعلَم تاريخي. |
Sevgili kabaremizi yerle bir etmek isteyenler ellerini kaldırsın. | Open Subtitles | ليرفع يده كل من يؤيد هدم دارنا الخلاعية العزيزة. |
Muhtemelen çocuk odası için bu duvarları yıkmamız gerekecek. - Affedersiniz! | Open Subtitles | وفي الغالب سيكون علينا هدم هذه الجدران لنحول الغرفة إلى حضانة. |