| Ben o çiftliği Pat'e düğün hediyesi olarak almıştım. | Open Subtitles | إشتريته على اساس ذلك هو سيكون هدية الزفاف لبات |
| Bir düğün hediyesi. Ben Giacomo Pulcini ile nişanlıyım. | Open Subtitles | انها هدية الزفاف ِ، أَنا مخطوبة إلى جياكومو بولسيني. |
| Yani düğün hediyesi almayacağız, öyle mi? | Open Subtitles | إلى شركة التأمين وأوشّّي بكما لذا يجب أن نتوقع هدية الزفاف |
| Özgürlüğü Ester'e düğün hediyem olsun. | Open Subtitles | حريتها ستكون "هدية الزفاف إلى "إستر |
| düğün hediyemiz tamam olduğuna göre gidip düğün salonumuza bakalım. | Open Subtitles | اعطيتك هدية الزفاف دعينى نذهب الان للمكان الذى سنقيم به للزفاف |
| Conrad amcayla Ginny Teyzenin düğün hediyeleri. | Open Subtitles | و . اه .. كانت هدية الزفاف |
| düğün hediyesi olduğu için hepimizde aynı çanta vardı. | Open Subtitles | جميعنا حصلنا على حقائب متشابهة كـ هدية الزفاف |
| Bana kazanırsam size düğün hediyesi alabileceğimi söylediler. | Open Subtitles | لقد قالوا أنه يمكنني أن أشتري لكَ هدية الزفاف إن حصلت على الأموال. |
| düğün hediyesi olarak bana ne vereceğini buldum. | Open Subtitles | لقد أكتشفت للتو عن ماهية هدية الزفاف التي ستحضرها لي |
| Henüz sana bir düğün hediyesi vermedim. | Open Subtitles | أنا ما أعطيتك هدية الزفاف حتي الآن |
| Her neyse, bana bir düğün hediyesi verdin. | Open Subtitles | على أية حال، أعطيتني هدية الزفاف |
| düğün hediyesi olarak size bunu ulaştırmamı istedi. | Open Subtitles | هي طلبت مني تسليمك هذه هدية الزفاف |
| -...düğün hediyesi seçmektir. | Open Subtitles | ... هو اختيار هدية الزفاف لصديقك الذي يكره حفلات الزفاف. |
| düğün hediyesi listesi mi? | Open Subtitles | إنه هدية الزفاف من مكتب التسجيل ؟ |
| Charlie sana düğün hediyesi olarak neden o şarabı verdi biliyormusun? | Open Subtitles | - أتعلمين لماذا أعتقد أن تشارلي أعطاك النبيذ لـ هدية الزفاف ؟ |
| Hayır, ciddiyim. düğün hediyesi almadım size. | Open Subtitles | لا, أنا أصر فأنا لم أعطيك هدية الزفاف |
| Sana düğün hediyesi alacağım. | Open Subtitles | سوف اشتري لك هدية الزفاف |
| düğün hediyesi olarak kabul edin. | Open Subtitles | اعتبره هدية الزفاف |
| Size düğün hediyesi getirdik. | Open Subtitles | أتينا لنحضر لكما هدية الزفاف |
| Bu sana düğün hediyem olacaktır. | Open Subtitles | سوف تكون هدية الزفاف مني لكِ |
| - Hayır değilim. Bu bir sürpriz, düğün hediyem. | Open Subtitles | -إنها مفاجأه , هدية الزفاف |
| İlk düğün hediyemiz vardı, diye mail bildirimi geldi bana Cece. | Open Subtitles | أنا فقط حصلت على إشعار البريد الإلكتروني أن لدينا أول هدية الزفاف وصل. |
| Onlar düğün hediyeleri. Bir servet değerinde. Yapma... | Open Subtitles | هذه هدية الزفاف كلفة ثروة |