| Bundan sonra, konferans salonuna gittik rahatladık ve beraber öğle yemeğini yedik ve lab ekibi Callum'a bir Doğum günü hediyesi verdi. | TED | بعد ذلك، ذهبنا إلى غرفة المؤتمرات واسترخينا وتناولنا الغذاء معًا، وأهدى موظفي المختبر كالوم هدية عيد ميلاده |
| Ona bir Doğum günü hediyesi almalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا شراء هدية عيد ميلاده |
| Onun küçük Doğum günü hediyesi ise: | Open Subtitles | هدية عيد ميلاده الصَغيرة: |
| Koca Baba'ya doğumgünü hediyesini vermeyecek misin? | Open Subtitles | بريك ، حبيبى ، ألن تعطى الأب الكبير هدية عيد ميلاده ؟ |
| Koca Baba'ya doğumgünü hediyesini vermeyecek misin? | Open Subtitles | بريك ، حبيبى ، ألن تعطى الأب الكبير هدية عيد ميلاده ؟ |
| Noah'ın doğum günü hediyesini bırakmak için gelmiştim. | Open Subtitles | كنت فقط أريد أن اسلم نوا هدية عيد ميلاده |
| Ona oracıkta doğum günü hediyesini verdim. | Open Subtitles | أعطيتُه هدية عيد ميلاده |
| Hadi, Sarah. Doğum günü hediyesi olarak ona oyuncak trenini ver. | Open Subtitles | هيا (سارا) ، أعطي توم هدية عيد ميلاده |