| O adam, ona istediği her şeyi verecek olan Hugo Holbling'di. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يدعى هيجو هولبلينج لقد كان قادراً على أن يقدم لها ما كانت تريده |
| Çünkü O adam bir kahraman ve en azından bunu hakediyor. | Open Subtitles | لأن هذا الرجل كان بطلاً ولا يستحق أقل من هذا |
| Yani, O adam tüm yıl boyunca bir sağdan, bir soldan kızları düdüklüyordu ve şimdi de daha önce düzmediği piliçlerin peşinden mi koşuyor? | Open Subtitles | اعنى هذا الرجل كان يحرك البنات يمينا ويسارا طول العام والان هوا يجرى وراء امرأة لم يمارس الجنس معها حتى الان |
| Bu adamın bir kâtil olduğuna inanamadığı için de, onu suçlayamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع إدانتها لأنها .لا تعتقد أن هذا الرجل كان قاتلاً |
| Bu adamın gördüğünün kurbanın hayaleti olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | أنت تقول بأن ما رآه هذا الرجل كان شبح الضحية؟ |
| bu adam bir boz ayının çiğnediği bir oyuncak oldu. | Open Subtitles | هذا ليس عدلاً هذا الرجل كان بمثابة لعبة لدب بري |
| O adam limonlu maden suyunu su gibi içiyordu. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يمتصّ الليمون مع الصودا والماء |
| O adam hayatı boyunca çalışıp durmuştu ve emekli olmak istemiyordu. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يعمل و يعمل و لم يكن يريد أن يتقاعد |
| Teknedeki O adam bir şey arıyordu, ne gibi bir şey, fikrim yok. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يبحث عن شيء في القارب ولكن ماهو هذا الشيء، ليس لدي أدنى فكرة |
| Banyoda bulunduğum sürüde, O adam benim bacak arama bakıyordu. | Open Subtitles | أثناء تواجدي في دورات المياه، هذا الرجل كان يحدّق في عضوي. |
| O adam sadece vuruldu. | Open Subtitles | كل ما فعله هذا الرجل كان حصول على النار. |
| O adam, isyanın liderliğini bulabilmemiz için elimizdeki tek şansdı. | Open Subtitles | هذا الرجل كان فرصتنا الوحيدة للعثور على قيادة المتمردين |
| O adam size şantaj yapıyordu, değil mi? | Open Subtitles | ، هذا الرجل كان يبتزك أليس كذلك ؟ |
| Bu cinayetten kimin sorumlu olduğunu asla öğrenemeyebiliriz ama Hassan'ın ölüm haberi etrafa yayıldıktan sonra Bu adamın işe koyulmaya başladığını öğrendik. | Open Subtitles | قد لانعرف ابدا المسؤول عن هذا القتل ولكن ما نعرفه أنه بعد انتشار خبر موت حسن, هذا الرجل كان مشغول جداً. |
| Bu adamın göğsüne aşılanmış yaşayan bir doku vardı. | Open Subtitles | هذا الرجل كان عنده نسيج حيّ زرع في صدره. الغضروف. |
| Bu adamın peruk taktığını onaylayabilir misiniz? | Open Subtitles | أيمكنك القول أن هذا الرجل كان يرتدي باروكة للشعر؟ |
| Bütün istediğimiz, Bu adamın bir faşist olup olmadığını bilmek. | Open Subtitles | نريد أن نعرف إذا كان هذا الرجل كان فاشياً |
| Partnerin de eskiden bir sarhoş olduğundan, sadece Bu adamın ayık olduğuna inanmak istedim. | Open Subtitles | كنت أعتقد هنا بأن شريككِ كان سكران فقط أردت تصديق هذا الرجل كان صاحياً |
| Bu adamın burçları takip ettiğini söyleme. | Open Subtitles | لا تقولي لي ان هذا الرجل كان يتبع خطوات قاتل الأبراج |
| Demek istediğim, bu adam en genç Astrofizik dalında Prelovich ödülü alan kişi. | Open Subtitles | أقصد ، هذا الرجل كان أصغر عالم حصل على جائزة بريلوفتش للفيزياء الفلكية |
| bu adam bu restoranda yemek yemek için aylardır bekliyor! | Open Subtitles | هذا الرجل كان ينتظر ليأكل في هذا المطعم منذ شهور |
| bu adam Çin'e, ABD savunma teknolojisiyle ilgili gizli istihbarat veriyormuş. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يغذّي الصين بمعلومات سرية عن تقنيات الدفاع الأمريكية. |