Bir gelecek hayaline ve savaşacak bir şeye sahip olmaktı, çünkü biliyorum bu mücadele bana ait değil. | TED | كان كامتلاك رؤية للمستقبل وشيء تكافح من أجله لأنني أعرف هذا الصراع ليس صراعي. |
20 yaşındayım, yani bu mücadele benden 5 yaş büyük demek oluyor. | TED | عمري 20 سنة، إذن هذا الصراع يكبرني بخمس سنوات. |
Ruhunda, içinde Tanrının bilgisi olan... ileri geri bir boğuşma vardı. Bu çatışma ile sen onu tanıdın. | Open Subtitles | هذا الصراع هو معرفة الرب بهذا الصراع عرفته |
Sırt üstü yatıp yalvarmayacağız. Yoksa bu çatışmanın anlamı kalmaz. | Open Subtitles | من ناحيه أخرى نحن لم نقل شيئا و هذا الصراع لا يعنى شيئا |
Kendini bu çatışmadan ayıran ilk adam sensin. | Open Subtitles | أنت أول رجل ميز نفسه في هذا الصراع |
çatışmayı karşılıklı konuşmaya çevirecek yöntemler bulmak hayatımın çalışması. | TED | لذا فإيجاد طريقة لتحويل هذا الصراع الى أرضية حوار هو عمل حياتي. |
Bütün bu anlaşmazlıkları alın, bütün bu kaos, gürültü, ve bunun dışında bu kesin matematiksel dağılım ortaya çıkıyor bu çatışmada düzenlenen saldırıların davranışı. | TED | خذ كل الصراع كل الفوضى، كل الضوضاء و من كل ذلك يخرج هذا التوزع الرياضي الدقيق لطريقة تنظم الهجمات في هذا الصراع |
Bunun gerçekleşmesini sağlamak, bu mücadeleyi kazanmak için hepimize ihtiyaç var. | TED | إحداث هذا والربح في هذا الصراع يحتاجنا جميعًا. |
bu mücadele 25 yıldır devam ediyor. | TED | استمر هذا الصراع خلال 25 سنة. |
bu mücadele hepimizden önemli. | Open Subtitles | هذا الصراع أكبر من أي أحد فينا. |
Bu çatışma medenî bir şekilde yapılacaktır! | Open Subtitles | هذا الصراع سيدار ! بالطريقة المدنية |
Bu çatışma hızla tırmanabilir. | Open Subtitles | -قد تزداد حدة هذا الصراع بسرعة كبيرة . |
Ve bu çatışmanın Asya sahnesininde ötesinde yaratacağı kızışmalara hazırlık yapmak adına... | Open Subtitles | وأن نحتاط في حالة تصعيد هذا الصراع لأبعد من وسط آسيا |
Bu yüzden onları bu çatışmadan olabildiğince uzağa götürmeliyim. | Open Subtitles | وأن أبعدهم عن هذا الصراع بقدر الإمكان |
O zaman şunu söyleyerek sonuca geleyim. 35 yıldır çalıştığım yeryüzünün en tehlikeli, zor ve çetin çatışmalarında şu ana kadar bir çatışmayı değiştirilemez olarak gördüm. | TED | إذا دعوني أنهي بقولي انه وبحكم خبرتي التي تبلغ 35 عاماً قضيتها في اصعب واخطر واشرس الصراعات في العالم فإني اظن ان هذا الصراع هو الوحيد الذي جعلني اظن انه لن يحل .. |
Korsanlık Karşıtı Büro zaten vardı şunu belirtmek isteriz ki biz bu çatışmada aktif rolü oynayanlarız. | Open Subtitles | مكتب مكافحة القرصنة موجود بالفعل أردنا أن نعلن أننا الطرف النشط في هذا الصراع |
Başkan'ımız haklarımızı savunmazsa bu mücadeleyi mahkemeye taşıyacağız. | Open Subtitles | وإن لم يقم رئيسنا بحماية حقوقنا، سننقل هذا الصراع إلى القضاء. |