"هذا الصمت" - Translation from Arabic to Turkish

• bu sessizlik
• o sessizlik
• bu kadar sessiz
• bu sessizliğe
• bu sessizliği
• Bu sessizliğin

bu sessizlik Filistin'de pasif direnişin büyüyebilmesi, hatta hayatta kalabilmesi olasılığı için derin sonuçlar taşıyor.
هذا الصمت يحمل عواقب عميقة لاحتمال ويمكن أن تنمو اللاعنف، أو حتى البقاء على قيد الحياة، في فلسطين.

Sonraki birkaç günde anladım ki, bu sessizlik olağan değildi.
بعد عدة أيام، بدأت أستوعب أن هذا الصمت لم يكن استثنائيًّا.

Ama o sessizlik içinde kendi benliğinin en derinlerini duyabilirsin.
لكن فى هذا الصمت ...يمكنك أن تسمع .صوت أعماق ضميرك

Ve her şey bittiğinde sadece o sessizlik vardı.
وعندما انتهى كل شيء، كان هناك فقط هذا الصمت

bu kadar sessiz olmayı bırakır mısın?
هل يُمكِنُكِ الخروجَ عن هذا الصمت ؟

Artık bu sessizliğe katlanamıyorum.
لا أستطيع تحمل هذا الصمت اكثر من ذلك

- Dün gece bu sessizliği bitirmek istedim.
-لقد قررت الليلة الماضية أن أنهي هذا الصمت

Bu sessizliğin yegane amacı...
الهدف السامي من هذا الصمت ..

Kendisini çağırdığı üzere Williams gibi bir "akustik avcısı" için bu sessizlik, altın demek.
بالنسبة لمُنقّب‏ صوت كويليمز، ذلك ما يطلقه على نفسه، هذا الصمت من ذهب.

bu sessizlik, bu duvarlar... beni mahkûm ettiğin bu fısıldaşmalar...
هذا الصمت ، هذه الجدران هذا الهمس يدينني لا ترفع صوتك

Hayır, bu sessizlik falan değil, düpedüz inkardır!
لا, هذا الصمت لم يكن صمتاً بأى حال من الأحوال بل كان رفضاً بليغاً

Dinle, bu sessizlik işinden sıkılmaya başladım.
أتعرف، لقد أصابني السأم بسبب هذا الصمت الرتيب

Ve bazı zamanlar o sessizlik seni aşktan soğutur.
و يومٌ ما سوف يقضي هذا الصمت على حبك

Niye bu kadar sessiz burası?
لماذا هذا الصمت هنا.

Burası neden bu kadar sessiz, oğlum?
لماذا هذا الصمت يا ولدي.

Birimizin bu sessizliğe son vermesi gerekiyordu.
واحد منا كان يجب عليه أنهاء هذا الصمت

ve bu sessizliği bozarsan..,
ولكن إذا كسرت هذا الصمت,