Böyle olacağını anlamalıydım. Elbette, aileni bu işe bulaştıracaksın. | Open Subtitles | كان علي معرفة أن هذا سيحصل بالطبع ستورطي والديكِ بهذا |
Karışık ve acı veren. Yemin ederim, Böyle olacağını bilmiyordum. | Open Subtitles | اقسم أني لم اكن اعلم ان هذا سيحصل الشيء الوحيد الذي اعرفه بصدق هو |
bunun olacağını anlamalıydım. Elbette aileni bu işe dahil edeceksin. | Open Subtitles | كان علي معرفة أن هذا سيحصل بالطبع ستورطي والديكِ بهذا |
Biriyle karşılaşana kadar bunun olacağını düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أن هذا سيحصل أبدا حتى تتعرفي على شخص آخر |
- Aman Tanrım. bu iş olacak. | Open Subtitles | يا إلهي، هذا سيحصل |
- Bay Silva, bu iş olacak. | Open Subtitles | -سيد (سيلفا)، هذا سيحصل |
Şimdi mi? İki hafta içinde olacağını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن هذا سيحصل بعد أسبوعين. |
Sarhoş olmuş. Böyle olacağını biliyordum. | Open Subtitles | إنه مخمور كنت واثقاً من أن هذا سيحصل |
Böyle olacağını biliyordum, geri zekâlı! | Open Subtitles | علمت أن هذا سيحصل أيتها الغبية |
Eninde sonunda Böyle olacağını biliyorduk. | Open Subtitles | كنا نعلم أن هذا سيحصل عاجلا أم آجلاً |
Böyle olacağını bilmeliydim. Hayır. | Open Subtitles | -كان عليَّ معرفة أن هذا سيحصل. |
Bunun Böyle olacağını biliyorduk. | Open Subtitles | كلنا نعرف ان هذا سيحصل |
Dinle "bunun olacağını biliyordum" demek istemiyorum ama bunun olacağını biliyordum. | Open Subtitles | اسمع ، أنا لن أقول هذا ..أعرف أن هذا سيحصل و لكن عرفت أن هذا سيحصل |
bunun olacağını bilseydim, belki de ilk konaklama yerindeki daha harika olan Kum Ninjalarını kiralardım... | Open Subtitles | لو علمت ان هذا سيحصل لقمت من البداية باستئجار ساند نينجا |
İşi aceleye getirirse bunun olacağını söylemiştim ona. - Yani, orayı mühürlediniz mi? | Open Subtitles | لقد أخبرتها بأن هذا سيحصل اذا أستعجلت العملية |
bunun olacağını hep biliyordum. Onun evine taşınacağını biliyordum. | Open Subtitles | علمت أن هذا سيحصل علمت أنك سوف تنتقلين للعيش مع هذا الرجل. |
Ama bunun olacağını biliyorsak neden olmadan önce durdurmuyoruz? | Open Subtitles | لكن إن كنا نعرف بأنّ هذا سيحصل فلم لا نوقفه قبل حصوله؟ |
Şimdi mi? İki hafta içinde olacağını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن هذا سيحصل بعد أسبوعين. |