- Bu kadar yeter, Bay Keane. - Seninle LaTour arasında ne var? | Open Subtitles | هذا كافٍ يا سيد كين ماذا يوجد بينك و بين لاتور ؟ |
- Bu kadar yeter, o öldü. - Bak, onu oraya göndermek benim fikrimdi. | Open Subtitles | هذا كافٍ لقد رحل إنظر لقد كانت فكرتي أن ارسله هناك |
Tamam, pekala. Teşekkür ederim ama Bu kadar yeter. | Open Subtitles | حسناً, شكراً لكم جميعاً لكني أظن أن هذا كافٍ |
Eğer bu yeterli değilse gizli bir belge bugün The Post'a sızdırıldı. | Open Subtitles | إن لم يكن هذا كافٍ وثيقة سرية "تمَّ تسريبها" اليوم لصحيفة البوست |
Sanırım bu akşamlık Bu kadarı yeter. Özel hayatlarına hürmet edelim. | Open Subtitles | اعتقد ان هذا كافٍ الليلة دعونا نمنحهم بعض الخصوصية |
- Yeter artık şerefsiz herif! Yeter! | Open Subtitles | هذا كافٍ يا ابن العاهرة، هذا كافٍ |
Çözümü daha da iyileştirmenin yolları var fakat kahramanlarımız için Bu kadarı yeterli. | TED | هنالك طرق لتحسين الحل أكثر من ذلك، ولكن هذا كافٍ بالنسبة لأبطالنا. |
Seni uyarıyorum ben dalga geçilecek biri değilim. Şimdilik Bu kadar yeter, zavallı şey ama iyileşiyorsun. | Open Subtitles | أنا أحذرك, لست شخصًا يمكن العبث به هذا كافٍ للآن أيتها المسكينة |
Bir günlük Bu kadar yeter sanırım. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أن هذا كافٍ لليوم |
- Pes etme yani. - Tamam, baba. Bu kadar yeter. | Open Subtitles | تعرفين ، لا تستسلمي فقط - حسنا يا أبي هذا كافٍ - |
Bugünlük Bu kadar yeter, sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا كافٍ لليوم |
Bu kadar yeter. Yoruldum. | Open Subtitles | هذا كافٍ, أنا متعب |
- Merhaba. - Bu kadar yeter. | Open Subtitles | مرحباً هذا كافٍ |
Tamam, Bu kadar yeter. | Open Subtitles | حسناً، هذا كافٍ |
Babanı aldığı sürece, bu yeterli. | Open Subtitles | بما أنها ستستقبل والدك، هذا كافٍ. |
bu yeterli. İşarete gelin. | Open Subtitles | هذا كافٍ ، و الآن عودا إلى العلامة |
Sanırım bu yeterli. | TED | أعتقد أن هذا كافٍ. |
Aslında, karımdan 'Bu kadarı yeter' uyarısı aldım. | Open Subtitles | حسنًا ، لقد حصلتُ على اشارة من زوجتي ، أنّ هذا كافٍ |
Büyük bir gelişme yaşadın. Bugünlük Bu kadarı yeter. | Open Subtitles | لقد كان لديك تقدم رائع هذا كافٍ بالنسبة ليوم واحد |
- Ben öyle demedim. Tamam, Yeter artık! | Open Subtitles | حسناً ، هذا كافٍ من كلاكما - حسناً ، لقد بدء هو الأمر - |
Tamam, Yeter artık. | Open Subtitles | حسنا، هذا كافٍ. |
Fark etmez. Bu kadarı yeterli. Haydi, yapalım şu işi. | Open Subtitles | لايهم، هذا كافٍ هيا، لنفعل هذا الشيء |
Yeter, yeter bu kadar. Afedersiniz Yüzbaşı. | Open Subtitles | .يكفي، هذا كافٍ .اعذرني يا كابتن |