"هذا ليس وقتاً مناسباً" - Translation from Arabic to Turkish

    • zamanı değil
        
    • iyi bir zaman değil
        
    - Çöpçatanlığın zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً لتعثري لي على عشيق
    Kendine verdiğin değeri ölçmenin zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً لإعادة تقييم ثقتك بنفسك
    İyi polis, kötü polis oynamanın zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً للعبة الشرطي الجيد والشرطي السيء
    Önemli bir görüşmedeyim, şuan konuşmak için iyi bir zaman değil. Open Subtitles أنا في مقابلة الآن، لذا هذا ليس وقتاً مناسباً للتحدث
    - İnan ya da inanma, iyi bir zaman değil. Open Subtitles ،مرحباً، صدق أو لا تصدق .هذا ليس وقتاً مناسباً
    Üzgünüm dostum hiç iyi bir zaman değil. Open Subtitles أنظر، آسف يا رجل. ولكن هذا ليس وقتاً مناسباً.
    Dostumuz az önce öldürüldü. Gerçekten şimdi bunun zamanı değil. Open Subtitles أصدقائي، تم قتل شقيقهم تواً هذا ليس وقتاً مناسباً
    Bilim dersi zamanı değil. Gidelim. Open Subtitles حسناً، هذا ليس وقتاً مناسباً لدرس في العلوم، لنذهب.
    Homer, yemek düşünmenin zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً للتفكير في الطعام
    Konu her neyse, şimdi zamanı değil. Open Subtitles مهماكانالأمر, هذا ليس وقتاً مناسباً
    - Karşılaştığımız bunca zırva varken paraşüt ipini çekip uçaktan atlama zamanı değil. Open Subtitles -مع كل هذه المصائب التي نواجهها ، هذا ليس وقتاً مناسباً للرحيل بهذه البساطة.
    -Üzgünüm ama şimdi zamanı değil. Open Subtitles أنا آسفة ولكن هذا ليس وقتاً مناسباً
    Şikâyet etmenin zamanı değil Christopher. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً للغضب يا (كريستوفر)
    Oh, hiç de iyi bir zaman değil, Alfie. Aklımda çok şey var. Open Subtitles ( هذا ليس وقتاً مناسباً يا ( ألفي لديّ أشياءً كثيرة تشغلني الآن
    Ah, aslında şu an iyi bir zaman değil. Open Subtitles في الحقيقة هذا ليس وقتاً مناسباً
    Şimdi iyi bir zaman değil. Hâlâ üzgün. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً, إنها متضايقة
    Şimdi iyi bir zaman değil. Hâlâ üzgün. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً, إنها متضايقة
    Şu an, pek iyi bir zaman değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً
    Şey, bu iyi bir zaman değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً
    Ben, Şimdi iyi bir zaman değil. Open Subtitles هذا ليس وقتاً مناسباً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more