Çünkü Norman Rockwell bunu dişleriyle çizmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | لأن هذا يبدو مثل نورمان روكويل رسمت تكنولوجيا المعلومات مع أسنانه. |
Yanımda duran arkadaş, normal bir insan gibi görünüyor olabilir ama hayvan gibi yemek yer. | Open Subtitles | صديقي هذا يبدو مثل البشري ولكنه يأكل مثل البقرة. |
Yüksek oranda yoğunlaştırılmış güneş enerjisi ışını gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مثل شعاع عالي التركيز من الطاقة الشمسية. |
Bu güzel bir arkadaşlığın başlangıcı gibi görünüyor | Open Subtitles | هذا يبدو مثل بداية صداقة جميلة |
Şimdi, bu sana hiç armodillo gibi görünüyor mu? | Open Subtitles | الان هل هذا يبدو مثل مدرع بالنسبة لك ؟ |
Aptal şansı sona erdi gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مثل جولة من غباء حظ جيد |
- Büyük para kaldıracağız gibi görünüyor. | Open Subtitles | - هذا يبدو مثل خبطتنا الكبيرة التالية |
Basiretsiz gibi görünmek istemem ama bence bu olay A.F.T.'ye göre bir terörist saldırı gibi görünüyor. | Open Subtitles | أنا لا wanna يكون قصير النظر، لكن هذا يبدو مثل إلى أعلى العمل الإرهابي لأي. تي. إف . |
Bu diarrhoea gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مثل الاسهال. |
Öldürmek, sorunları çözer gibi görünüyor. | Open Subtitles | ! القتل يحل المشاكل هل هذا يبدو مثل حل |
Benim tarafım gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مثل ابني |
Daha çok Bridgeport, Connecticut gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مثل (بريدج بورت) (كينيكت) |