"هذه الجسيمات" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu parçacıkların
        
    • bu parçacıklar
        
    • bu parçacıkları
        
    Ve bu parçacıkların fizik kuralları bütün evrende geçerlidir, ve evrenin tarihi ile oldukça bağlantılıdır. TED والقوانين التي تكون عليها هذه الجسيمات صالحة عبر الكون، وهي مرتبطة بشدة مع تاريخ الكون.
    Ve şimdi gözlerinizi bu parçacıkların hızlarının istatistiklerine bakmak için açın. TED الآن افتحوا أعينكم لإحصائيات سرعات هذه الجسيمات.
    Tüm bu parçacıkların karşıt yükü olan, fakat özdeş olan karşıt versiyonları var. TED كل هذه الجسيمات لها أيضًا نُسخ مادة مضادة والتي لها الشحنة المعاكسة ولكنها مطابقة في سوى ذلك.
    bu parçacıklar, kübit hallerine karşılık gelen kuantum hallerine sahiptir. TED توجد هذه الجسيمات في حالات كمِّية تتوافق مع حالة الكيوبت.
    bu parçacıklar, proton ve anti-proton çiftinin taşıdığı kadar kütle ve enerji taşımalı. TED يجب أن تحتوي هذه الجسيمات على نفس القدر من الكتلة والطاقة.. التي تحملها البروتونات ومضادات البروتونات.
    Aslında bu parçacıkları nasıl kontrol edebileceğimizi de öğrendik. TED تعلمنا بالفعل كيفية التحكم في هذه الجسيمات.
    Şimdi size bu parçacıkları nasıl bildiğimizi, ne olduklarını ve bu dengenin nasıl işlediğini anlatacağım. TED والآن سأمضي شارحا كيف تسنى لنا معرفة هذه الجسيمات.. وما هي هذه الجسيمات وكيف يعمل هذا التوازن.
    Burada ağacın tabanında, bu parçacıkların bir dokusunda diğerinden daha fazla var, bu nedenle floem sapından gelen su, dengeyi sağlamak için ksileme emilir. TED هنا في قاعدة الشجرة، تزيد هذه الجسيمات في نسيج عن الآخر، فيتم امتصاص الماء من عصارة اللحاء إلى الخشب لتصحيح التوازن.
    bu parçacıkların çoğu kuark dediğimiz aynı küçük parçalardan oluşuyordu. Open Subtitles يوضح كل هذا أن معظم هذه الجسيمات كانت مصنوعة من نفس الثلاث قطع الصغيرة
    Ama teoriye göre daha da ince detaya girerseniz, şu anki teknolojiyle yapabileceğimizden daha küçük boyutta, bu parçacıkların içinde farklı bir şey bulursunuz -- titreşen küçük enerji iplikçikleri, küçücük titreyen sicimler. TED ولكن النظرية تقول انك لو استطعت التفتيت الى اصغر اصغر بكثير عما نستطيعه بالتقنيات الحالية فقد تجد شيئاً آخر داخل هذه الجسيمات خيطاً رفيعاً يهتز من الطاقة أوتار دقيقة تهتز
    bu parçacıkların yarısı maddeden oluşuyordu. Bizi oluşturan aynı tür maddeler. Open Subtitles نصف هذه الجسيمات كانت مصنوعة من المادة
    bu parçacıkların bazıları şu ana kadar yapabildiğimiz deneylerin tam sınır noktasında. TED بعض هذه الجسيمات في حدود (نهاية).. ما أمكننا التوصل إليه بالتجارب.
    bu parçacıklar yalnızca bulundurduğu altı yük ile belirlenmezler. TED لم تحدد هذه الجسيمات بشكل فريد من خلال شحناتها الستة.
    bu parçacıklar, gezegenleri oluşturmak üzere birleşmeye ya da azar azar kümelenmeye başladı. Open Subtitles هذه الجسيمات بدأت تلتحم أو تتجمع تدريجيا مع بعض لتشكل الكواكب
    Güneş rüzgarıyla yüklenen bu parçacıklar dünya atmosferine vurduğu zaman doğanın en güzel görüntülerinden biri oluşur; Open Subtitles وعندما تتم تنشيط هذه الجسيمات بواسطة الرياح الشمسية تضرب الغلاف الجوي للأرض أنها تخلق واحدة من أجمل المناظر في الطبيعة
    Peki, bu parçacıkları uğraşmaya değer kılan nedir? TED ما الذي يجعل هذه الجسيمات تستحق بذل الجهد؟
    etrafımızda ortaya çıkan bu parçacıkları biz neden görmüyoruz? Open Subtitles لماذا لا نرى هذه الجسيمات التي تظهر في كل مكان حولنا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more