"هذه الصخرة" - Translation from Arabic to Turkish

• bu kayanın
• Bu taş
• bu kayayı
• Bu kayadan
• bu taşın
• Bu kaya
• Bu taşı
• bir taş
• şu taşı
• bu kayaya
• bu kayalıktan

Bu balıktan sonra, bu kayanın altına kendisini saklamış, kırmızı floresan iskorpitle tanıştık.
بعد هذه السمكة، تعرفنا بعقرب الماء الأحمر المضيء هذا متغطي ومختبئ في هذه الصخرة.

Senin mantığına göre, Bu taş seni kaplanlardan uzak tutar.
حسب كلامك هذا يمكنني الإدعاء بأن هذه الصخرة تبعد النمور

bu kayayı parçalayacağım, delikanlı, buradan Macon'a.
سأحطم هذه الصخرة يا فتى من هنا إلي ماكون

Bu kayadan ayrılmak ve kendi başımıza yüzeye çıkmak zorundayız.
يجب علينا ان نصعد الى السطح ونخرج من هذه الصخرة

Sanırım hepimiz bu taşın ne içerdiğini bilmek isteriz.
أعتقد أننا جميعاً نريد أن نعرف ما هية هذه الصخرة.

Ama gerçekte, Bu kaya zaten tepenin zirvesinde.
ولكن، في الحقيقة، هذه الصخرة في أعلى التل فعلياً.

bu kayanın vakumlanıp nitrojen içinde mühürlenmesinin sebebi de bu.
لهذا هذه الصخرة مفرغة من الهواء بالنيتروجين.

Kızın bir parçasının bu kayanın parçası olduğundan bahsediyorum.
انا اتكلم عن ان جزء منها اصبح جزء من هذه الصخرة

"bu kayanın kalbimden alınmasını nasıl da dilerdim."
"كم اتمنى ان هذه الصخرة يمكن اتخاذها من قلبي."

Bu taş artık senin için daha uygun Bunu sana veriyorum
.هذه الصخرة مناسبة أكثر لكِ سأعطيكِ إياها

Bu taş sadece 1200 metrelik yükseklikte bulunur.
حسناً,هذه الصخرة بإمكانك إيجادها فقط عند ارتفاعات عالية مثل 4000 قدم

Bu taş 6.000 yıldan eski olamaz.
إن عمر هذه الصخرة لا يزيد عن 6000 سنة

Freya benim ilkim olacak, ama ancak Than'in bu kayayı yok etmesini önleyebilirsem.
وسوف يكون أول فريا بلدي, ولكن فقط إذا كنت تستطيع منع وثان من تدمير هذه الصخرة.

Artı, bu kayayı göletin kıyısında bulduk.
بلإضافة إلى أننا وجدنا هذه الصخرة على حافة المستنقع.

Mmmm, zamanı değiştiremiyor, hasadı hızlandıramıyor, ya da beni Bu kayadan ışınlayamıyorsan yok!
حسناً، مالم تستطيع أن تعدل الوقت، أسرع أو تذهب بى بعيدا عن هذه الصخرة

Bir gün Bu kayadan kurtulacağım ve İmparatorluk'la savaşacağım.
في يوم من الأيام .. سأنزل من هذه الصخرة و أحارب الإمبراطورية

Şu an bu taşın altında babamla birlikte uyuyor.
والآن فهي ترقد إلى جانب أبي تحت هذه الصخرة

bu taşın benin için hayatından daha değerli olduğunu söyle.
اخبره ان هذه الصخرة اثمن بالنسبة لي من حياته

Burada ölmek istemiyorum. Böyle dediğim için kusura bakmayın ama Bu kaya değmez.
أنا وأنت لا نريد أن نموت هنا سامحنى على ماقلته , هذه الصخرة ليست متساوية

Hadi, Evelyn. Bu taşı görmen gerekiyor.
تعالي يا إيفيلن عليكِ أن ترى هذه الصخرة.

Bana bir kaç gün önce garip bir taş bulduğunu söylemişti.
أخبرني أنه وجد هذه الصخرة الغريبة قبل أيام،

şu taşı ver!
أعطني هذه الصخرة

Dünya Savaşı'nın ilk günlerinde çoğunluğu çocuk direnişçiler kayıplarının isimlerini bu kayaya yazdılar."
ثوار، معظمهم أولاد، وضعوا اسماء موتاهم على هذه الصخرة

Gidelim, çilli. Bıktım bu kayalıktan.
لنذهب يا ذات النمش لقد رأيت ما يكفي من هذه الصخرة