"هذه القفازات" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu eldivenler
        
    • Bu eldivenleri
        
    • şu eldivenleri
        
    • şu eldivenlerini
        
    Bu eldivenler tuvalet fırçamla beraber beleşe geldi. Open Subtitles هذه القفازات جاءت مجاناً مع فرشاة المرحاض
    Tanrım, Bu eldivenler o kadar sıkı ki kendimi O.J. gibi hissediyorum. Open Subtitles يا إلهي هذه القفازات ضيقة جداً اشعر انني مطعون
    Tamam, Bu eldivenler iyi. Elbiseci kıza yaptığın da neydi? Open Subtitles حسناً , هذه القفازات ملائمة ماذا كان ذلك ؟
    Görüyorsun, Stanley, Bu eldivenleri okul tatilleri sırasında ata binerken giyerdim. Open Subtitles انظر يا ستانلى كنت ارتدى هذه القفازات عندما اقود اثناء عطلاتى من المدرسة
    Belki Bu eldivenleri atsan daha iyi olur. Open Subtitles ربما يكون من الأفضل التخلص من هذه القفازات
    Örneğin bulaşmasını engellemek için, şu eldivenleri takmanı rica ediyorum. Open Subtitles اود وضع أحد هذه القفازات لك لتفادي تلوّث العيّنة
    "Golden Girls" dizisinde oynamıştı, değil mi? Bu eldivenler resmen başımın belası. Open Subtitles كانت في " فتيات ذهبيات " صحيح؟ هذه القفازات هي لعنة وجودي.
    Bu eldivenler hem çok güzel, hem çok özel ve hem de çok sevimli! Open Subtitles هذه القفازات ممتازة واستثنائية وخلابة في آن واحد
    En iyi seçeneğim gerçekten de Bu eldivenler mi? Open Subtitles هل هذه القفازات هي أفضل خيار أمامي؟
    - Bu eldivenler ne iş? Open Subtitles يا صاح ما خطب هذه القفازات ؟
    Bu eldivenler senin için. Open Subtitles هذه القفازات لك
    Özellikle de Bu eldivenler. Open Subtitles تحديداً هذه القفازات اللعينة
    Bu eldivenleri kullanmanızı öneririm. Tedavi altındaki cüzzamın bulaşıcı olmadığı bir gerçek, ama rahibeler bu konuda çok titiz. Open Subtitles أقترح بأنّ ترتدى هذه القفازات أنا أعلم أن مرض الجذام تحت العلاج ليس معدي
    Affedersin. Bu eldivenleri nereden aldın? Open Subtitles عذراً أين أحضرت هذه القفازات ؟
    Bu eldivenleri mutfakta masada buldum. Open Subtitles وجدت هذه القفازات على الطاولة في المطبخ
    Dr. Elliott Bu eldivenleri sadece kimliğimi korumak için giydiriyor. Open Subtitles (إليـوت) هو الوحيد الذي جعلني أرتدي هذه القفازات لحماية غطائي
    - Bu eldivenleri giyin, lütfen. Open Subtitles ايمكنك استخدام هذه القفازات من فضلك
    Bu eldivenleri hak etmelisin. Open Subtitles يجب عليكى ان تستحقى ارتداء هذه القفازات
    Bir içki daha içeceksen şu eldivenleri takmaya ne dersin? Open Subtitles أقول ، إن أردت ... شرب كأس آخر أتمانع بأن ترتدي هذه القفازات ؟ ...
    Al onu. Ve şu eldivenleri giymeni istiyorum. Open Subtitles خذيه, واريدك ان تلبسى هذه القفازات
    Hem de şu eldivenlerini yakıp, atıvermem gerekli. Open Subtitles كان على ان احرق هذه القفازات بدل من رميها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more