"هذه الهبة" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu yetenek
• bu hediyeyi
• bu yeteneğimi
• O hediyeyi
• bu armağanı
• bu yeteneği
• Bu hediyenin

Bu yetenek daha çok bir lanettir. Kirsten'ın zaman anlayışı yoktur.
هذه الهبة أكثر من مجرد لعنة كريستين ليس لديها إحساس بالوقت

Neyse, büyükannemde de Bu yetenek vardı.
جدتي كانت تملك هذه الهبة أيضاً

Bu bir hediyedir bizler için. Ve şimdi bu hediyeyi kullanırken dikkatli olmalıyız,
يجب علينا أن نتنبه الآن بأن نستخدم هذه الهبة

Hayatımı bencil olarak yalnız bir şekilde geçirebilirdim ama bu yeteneğimi istediğin kişi olma uğrunda feda ettim.
يمكنني أن أستمر في حياتي وأنا أناني أعيش وحدي , أستخدم هذه الهبة لي ولكن يجب أن أضحي لكي أكون كما تريدونني أن أكون

O hediyeyi, Carla'ya vermeni istiyorum.
أريدكِ أن تمنحي هذه الهبة لـ(كارلا).

Damon, Carlton ve J.J.'e bize bu armağanı verdikleri için teşekkürler.
شكراً لـ(ديمون) و(كارلتون) و(جاي جاي) لمنحهم إيّانا هذه الهبة كما كانت لتسميها (أوبرا)

Bana rüyaları sen verdin. Bana bu yeteneği bağışladın!
أنت من أعطيتني هذه الأحلام لقد و هبتني هذه الهبة

Bu hediyenin bana bir sebep uğruna verildiğini söyledin. Artık onun ne olduğunu biliyorum.
قلت بأنّي أعطيت هذه الهبة لسبب، الآن أعرفه

Bu yetenek sana cinayet işlemen için bahşedilmedi.
لم تُمنح هذه الهبة لترتكب جريمة القتل

Yeniden doğmak ve Bu yetenek.
مع حياة جديدة و هذه الهبة.

- Hiç de bile. Sana bu hediyeyi verme fikri, banliyöde yaşadığın her günü aşma fırsatı ve bir rock yıldızıyla seks yapma hikâyesi sana yıllarca akşam yemeklerinde çok büyük bir üstünlük sağlayacak, işte benim için eğlenceli kısmı burası.
لا, على الاطلاق أنا أعطيك هذه الهبة هذه الفرصة لتثيري حياتك البئيسة

Sana bu hediyeyi veren kişi benim.
انا من قام بإعطائك هذه الهبة

Öyleyse bu hediyeyi birlikte paylaşalım.
إذًا دعنا نتقاسم هذه الهبة.

Şimdi bu yeteneğimi herkesle paylaşmanın vakti geldi.
وعليّ تقاسم هذه الهبة مع العالم

Bu hediyenin bana bir neden uğruna verildiğini söyledin. Artık bu nedenin ne olduğunu biliyorum.
تقول بأنّي أعطيت هذه الهبة لسبب، الآن أعرفها