bu belgeleri gerçekten görmeniz gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | اسمعي، أظن أنك يجب أن تطلعي على هذه الوثائق |
Sizi bu belgeleri bana açıklayacak danışman olarak kullanabilirim. | Open Subtitles | وأريد مساعدتك كإستشاري في تفسير هذه الوثائق لي |
Delilin mahkemenin hemen öncesinde sunulması nedeniyle, Bu belgeler kabul edilemez bulunmuştur. | Open Subtitles | بناءً علي الدليل الذي تم الحصول عليه قبل المحاكمة هذه الوثائق غير معترف بها |
Bu belgeler geri dönüş oranlarının çok sabit olduğunu gösteriyor ki bu imkânsız. | Open Subtitles | هذه الوثائق تُظهر نسبة عوائد مُستقرّة جداً، ذلك أمر مُستحيل. |
Bizim görüşümüz İfade Özgürlüğü gerekçesi ile... Bu belgelerin halka açık olmasıdır. | Open Subtitles | حجتنا لجعل هذه الوثائق علنية تقعُ بشكل أساسي على أرضيّة التعديلات الاولية. |
Bu belgelere sırf Kasper'ın kız arkadaşı olduğu için ulaştın. | Open Subtitles | لقد حصلت على هذه الوثائق لانك خليلة كاسبر |
Elimde bir sigara şirketine ait bilimsel belgeler var ve bu belgeleri bir danışman olarak bana açıklayabilirsiniz. | Open Subtitles | لدي وثائق علمية من شركة تبغ وأريد مساعدتك كإستشاري في تفسير هذه الوثائق لي |
Burada dur ve bütün bu belgeleri ve asker sandığımı yak. | Open Subtitles | ابق هنا واحرق كل هذه الوثائق وصندوقي الشخصي |
Belediye avukatımıza dadımın yasallığını kanıtlayan bu belgeleri en sonunda takdim etmekten mutluluk duyuyorum ki dadım garip bir şekilde şuan burada... | Open Subtitles | أنا مسرورة لأننى حملت أخيرا هذه الوثائق إلى محامى المدينة, لأصدق على أن موظفي المنزلى والغريب أنه هنا الأن |
Sayın Hakim, davadaki konumumuzu desteklemek için bu belgeleri ibraz etmeye hakkımız olduğu kanunda açıkça yer alıyor. | Open Subtitles | ، سيدي الرئيس ، عرض الحالات التي تدعم موقفنا القانون ينص بوضوح على أن يكون الحق في الاطلاع على هذه الوثائق. |
İnsanlar bu belgeleri nasıl açığa çıkarıyor? | TED | كيف يرسل لك الناس هذه الوثائق ؟ |
Senato, bu belgeleri size imzaya gönderdi. | Open Subtitles | مجلس الشيوخ يرسل هذه الوثائق للتوقيع. |
Feshedilmesinden 2 yıl sonra, tüm belgeler halka açıldı ve benim gibi tarihçiler Bu belgeler üstünde çalışmaya başladı, DAC casus devletinin nasıl çalıştığını öğrenebilmek için. | TED | بعد عامين فقط من حلّها، فتحت وثائقها للعامة، ومؤرخون مثلي بدؤوا بدراسة هذه الوثائق لمعرفة المزيد عن آلية عمل دولة الرقابة الجمهورية الألمانية الديموقراطية. |
İlk celsede alınan kararlara göre doğrulukları bağımsız biri tarafından desteklenmedikçe. Bu belgeler delil olarak kullanılamaz. | Open Subtitles | طبقاً لقرار المحكمة الأولى... فإنّ مثل هذه الوثائق غير جديرة بالقبول أبداً... ما لم تدعّمهـا أدلة مستقلة ذات مصداقية |
Bu belgeler arşivinizden mi? | Open Subtitles | أعتقد أن هذه الوثائق من أرشيفك |
Bay Başkan, Bu belgeler açıkça gösteriyor ki oğlunuzu Michigan'dan tehlikeli bölge olarak bilinen yerden alıp Florida'ya getirmişsiniz. | Open Subtitles | السيد الرئيس، هذه الوثائق تظهر بوضوح أنك مخول لها ابنك نقل من المنطقة الساخنة المعروفة في ميشيغان وصولا الى ولاية فلوريدا. |
Bay Başkan, Bu belgeler açıkça gösteriyor ki oğlunuzu Michigan'dan tehlikeli bölge olarak bilinen yerden alıp Florida'ya getirmişsiniz. | Open Subtitles | سيدي الرئيس، هذه الوثائق تظهر بشكل واضح أنك أذنتَ بنقل إبنك من منطقة خطِرة غير معروفة في "ميشيغن" إلى "فلوريدا" |
Bu belgelerin, bizim bulabildiklerimizle eşleşmeme ihtimali var mı peki? | Open Subtitles | هذه الوثائق أثمة إحتمال أنهم لن يطابقون ما سنجده بأنفسنا |
Bu düpedüz hırsızlık olur, belki vergi kaçakçılığı da ama Bu belgelerin ima ettiği para seçim kampanyası finans raporlarında gözükmüyor. | Open Subtitles | إنها سرقة مباشرة سنتّهمه بالغش الضريبي لكن هناك أموال تلمّح لها هذه الوثائق أموال لا تظهر في التقرير المالي للحملات الإنتخابية |
Bu belgelere sırf Kasper'ın kız arkadaşı olduğu için ulaştın. Bunları kullanırsan sonucu ağır olur. | Open Subtitles | لقد حصلت على هذه الوثائق لانك خليلة كاسبر |
Bu dökümanları yapmak aylarımı alacak. | Open Subtitles | لعمل هذه الوثائق سأحتاج الى أشهر أذن من الأفضل ان تبدء |
Ama bu belgede de görüldüğü gibi mezar üniversitenin arazisi üzerine inşa edilmiş. | Open Subtitles | لكن بينما هذه الوثائق تعرض أن القبر يبنى على ملكية الجامعة |
Bana o belgeleri getir yoksa hayatının geri kalan kısmında onu hapse atarım. | Open Subtitles | أعطنى هذه الوثائق وإلا وضعتها فى السجن لباقى حياتها |