Bakanlar kuruluma katılmayı kabul etmen güçlü bir mesaj verecektir. | Open Subtitles | لو وافقت على الانضمام إلي حكومتي ستكون هذه رسالة قوية |
Bu, alınması gereken zor bir mesaj. Çünkü önerdiği şey, bir şeyleri gerçekten farklı yapmamız gerektiği. | TED | هذه رسالة صعبة، لأن ما تقترحه هو الحاجة إلى القيام بالأشياء بطريقة أخرى. |
Bu ümit verici bir mesajdır, tabi, sadece bunu anlayabilirseniz ümit verici olan bir mesaj ki Bu mesaj hepimize ciddi vazifeler veriyor. | TED | هذه رسالة مفعمة بالأمل، لكنها رسالة آملة فقط إذا فهمناها كتحملنا لمسئولية خطيرة لنا جميعاً. |
Ama Bu mesaj dışardan arayanlar için bu yüzden biraz daha sempatik konuşmalısın. | Open Subtitles | ...لكن هذه رسالة قبل المغادرة لذا أعتقد أنّك يجب أن تبدو وكأنّك تغادر |
Ve Bu mektup da iş bulmanda sana yardımcı olacaktır. | Open Subtitles | و هذه رسالة إنها لن تعوقك بالتأكيد فى إيجاد عمل آخر |
Rahm Tak'ın mesajı bu. | Open Subtitles | هذه رسالة راهام تاك بالكامل |
Bu oranın müdüründen bir mektup -- "şeker miktarının yetersiz olduğundan" şikayetçi. | TED | هذه رسالة من المدير، قلقا إزاء عدم المساواة في ما يخص السكر |
Bu mektuptaki bir kelimeyi bile yanlış yazarsam... | Open Subtitles | هذه رسالة تاريخية، لذا يجب أن تكون صحيحة تماماً... |
Çünkü eğer sana Tanrı'dan bir mesaj aldığın söylendiyse, bundan önce de bazı mesajlar olmalı. | Open Subtitles | لأنه لو كان قيل لك بأن هذه رسالة من الله فقد كان فيما سبق رسائل اخرى |
Bu pozitif bir mesaj, tamam mı? | Open Subtitles | من البداية هذه رسالة إيجابية، أليس كذلك؟ |
Biz insanlar için böyle bir mesaj almak inanılmaz umut verici çünkü anlıyoruz ki yaşlandıkça telomerlerimiz kısalıyor ve inanılmaz bir şekilde bu kısalma bizi yaşlandırıyor. | TED | هذه رسالة مليئة بالأمل، لنا كبشر، من زبد البرك لأنه يجب أن نعرف، نحن كبشر، التيلومترات خاصتنا، تصغر مع مرور الزمن، هذا الصغر هو سبب تقدمنا في السن، |
Bu mesaj Albay Jack O'Neill ve dinleyen diğerleri için. | Open Subtitles | - مرحبا هذه رسالة للكولونيل جاك أونيل - - وأي شخص آخر يستمع |
Bu mesaj, Birleşik Devletler Ordusu'ndan acil durum mesajıdır. | Open Subtitles | .. هذه رسالة طوارىء من الحكومة الأمريكية" |
Bu mesaj o sahte atlayışı gerçekleştirene: | Open Subtitles | هذه رسالة لمن فعل القفزة المجهولة |
Selam, Bu mesaj Fredi Cameron'dan. | Open Subtitles | " مرحباً ، هذه رسالة لــ " فريدى كاميرون |
Ordudan gelen Bu mektup, yaralarının tekrar askere alınamayacak kadar kötü olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | :هذه رسالة من الجيش تقول أن إصابته خطيرة جداً ويجب عدم السماح له بالعودة للجيش |
Bu mektup baş savcıdan ve, senin kanunları çiğnediğinin kulağıma geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | هذه رسالة للنائب العام أذكر فيها بأنه تم إخباري بأنك كنت تخرق القانون |
"Bu mektup, içten bir teşekkür mektubudur çünkü Wallflower olmasaydı, hayatımın aşkıyla tanışamaz ve üç harika çocuğumuza sahip olamazdım. | Open Subtitles | "هذه رسالة تعبّر عن إمتناني الصادق لأنه لولا وجود "وُولفلاور" لما وجدت حبّ حياتي وحصلت على ثلاثة أبناء رائعين." |
Tanrı'nın oğlunun size mesajı bu! | Open Subtitles | هذه رسالة من إبن الرب |
Bir de üreticiden seriyi genişleteceklerini söyleyen güzel bir mektup. | Open Subtitles | و هذه رسالة لطيفه من الشركة المصنعه تعد بتوسيع إنتاجهم |
Bu mektuptaki bir kelimeyi bile yanlış yazarsam... | Open Subtitles | هذه رسالة تاريخية، لذا يجب أن تكون صحيحة تماماً... |
Bir aşk mektubu mu yoksa nefret içeren bir e-posta mı? | Open Subtitles | هل هذه رسالة كره أم رسالة حب ؟ |
Umarım bu mesajı bir gün hepiniz alırsınız. | TED | لذلك آمل أن تكون هذه رسالة التي تأخذها جميعًا اليوم. |