"هربَ" - Translation from Arabic to Turkish

• kaçtı
• kaçan
• sıvıştı
• kaçmış

Bir hemşire ve hastabakıcı onu bağlamaya çalışırken onları alt edip binadan kaçtı.
عندما هربَ بعد تغلبهِ على ممرضٍ ومساعدٍ لهُ بالقوةِ بينما كانا يحاولانِ كبحهُ

Herkes oturma eylemine geçti, ama bu herif kaçtı.
كلهم ربطوا اسلحتهم وانزلوها لكن ليسَ هذا الرجل ، لقد هربَ فقط

Sürücü kaçtı, yolcu yaralı olabilir. Yolcu!
وقد هربَ السائقُ ومن المحتملِ أنَّ الراكبَ مصاب

Sürücü kaçtı ama yolcu donanma hastanesinde yoğun bakımda.
لا شئَ من هذانِ يسندُ القضيةَ لنا لقد هربَ السائق, وأما الراكب فهو في وحدةِ العنايةِ المركزةِ حالياً

Walt. kaçan adam bu. Beysbol kaskı.
. ذلك الرّجل الّذي هربَ . اسمكَ و عنوانكَ، رجاءً

- Yok, ilk birim gelmeden ortadan sıvıştı.
-كلا، هربَ قبل مجيء أول دورية

Dört yaşımdayken de kılıç yutan bir kadınla kaçtı.
وعندما كنتُ بالرّابعة من العمر، هربَ مع فتاة تقوم بخدعة " ابتلاع السيف".

Kocan hesabımı boşaltıp kaçtı.
زوجكِ سرقَ حساباتي و هربَ للخارج بأموالي!

Çalınmış bir Corelliyan YT model gemi ile kaçtı .
لقد هربَ من محبسه و فَرَّ علي متن مقاتلة مسروقة من طراز "واي تي".

Doktor kaçtı!
لقد هربَ الدكتور

Tüm subaylar kaçtı!
لقد هربَ كل المسؤولين

Stark bir defa kaçtı. Oldukça hızlı hareket ediyor.
، ( أول ما هربَ ( ستارك كان عليهِ التحرك بسُرعة

Cadı kaçtı. Eben'de ceza olarak Isaac'ı öldürdü.
هربَ الساحر ،، و (إبين) قتلَ آيزاك) كعقابٍ)

Gözaltındayken kaçtı.
لقد هربَ من الإعتقال

- İkisi kaçtı.
لقد هربَ إثنانَ منهما

Sürücü kaçtı, batıya doğru gidiyor.
لقد هربَ السائق بإتجاهِ الغرب

Bu sabah hastaneden kaçtı.
هربَ من المستشفى هذا الصباح

Biraz önce kaçtı.
و لقد هربَ مبكراً

Silahıyla kaçan askeri hatırlıyor musunuz?
هل تتذكرون الرقيب الذي هربَ من الجيش وانتحر؟

Harper sıvıştı. Ne zaman?
-لقد هربَ (هاربر) بأقصى سُرعته

Sonra bir gün kaçmış ve asla arkasına bakmamış.
لذا ، يوماً ما هربَ بعيداً ولم ينظر للخلف ابداً وصنعَ شيئاً من نفسهِ