5 ila 10 sene içinde, geriye kırılgan bir kafatasından başka hiçbirşey kalmayacak. | Open Subtitles | في 5 إلى 10 سَنَواتِ، هو سَيَكُونُ لا شيء سوى جمجمة هشّة. |
Zihinleri , vücutları kırılgan her türlü olumsuz etkiye duyarlılar. | Open Subtitles | عقولهم وأجسادهم هشّة مُعرضين لجميع أنواع التأثيرات السلبية |
Çocuğun kemikleri o kadar kırılgan oluyor ki nedensiz yere kolayca kırılabiliyor. | Open Subtitles | يجعل عظام الطفل هشّة بحيث تكسر بسهولة بدون سبب |
Sana öyle gelmiyor olabilir ama şu anda çok hassas bir dönemdesin. | Open Subtitles | إنظري , أعلم بأن الأمر لا يبدو كذلك لكنك بوضعية هشّة الآن |
Ve ben buna daha çok dikkat etmemiz gerektiğine inaniyorum çünkü aslında biraz hassas bir yapıya sahip. | TED | أعتقد أننا بحاجة إلى إيلاء اهتمام أكبر في هذا، لأنها في الواقع نوعًا ما هشّة. |
Eşyaların bazısı çok narin. O yüzden bir bebek taşır gibi taşıyacağız. | Open Subtitles | بعض الأشياء هشّة للغاية وعلينا معاملتها كالطفل |
Kımıldamayın. Mesele ısrarla benim kırılgan ve çaresiz bir yaratık olmadığımı kabullenmemeniz. | Open Subtitles | لا، الأمر منوط برفضك الإدراك بأنّي لستُ مخلوقة هشّة بائسة. |
Orman kırılgan, ve ona saldırırsan, o da sana saldırır. | Open Subtitles | الغابة هشّة, وأذا هاجمتها فهيَّ تُهاجمك بالتالي |
Beni Aurora'dan korunması gereken, cam gibi kırılgan bir şey olarak mı görüyorsun... | Open Subtitles | أتراني قِنية هشّة عليك حِفظها وراء الزجاج |
Bundan dolayı canavarlarımız çok büyük ve korkutucu görünüyor ancak isteksizliğinizi aşar ve onlara yaklaşırsanız çok geçmeden onların aslında hiç canavar olmadıklarını, sadece hayatın üzerlerine attığı şeylerle boğulmuş kırılgan varlıkları görürsünüz. | TED | تظهر وحوشنا ضخمةً ومُخيفة، ولكنّك حين تتغلَّب على تردُّدك وتقترب منها، تكتشف سريعًا أنها ليست بوحوشٍ على الإطلاق، بل كائناتٍ هشّة ولكنّها ببساطة تشعُر بالعجز أمام صعوبات الحياة. |
Kabuğunuz kaplumbağa gibi kalın ama kırılgan. | Open Subtitles | ... صدفتُك قويّة مِثل السُّلحفاة ولكنّها هشّة |
Bu modern zamanlarda tutumumuz ve inançlarımız o kadar narin o kadar kırılgan ki. | Open Subtitles | "{\cHDED6C5}في هذه الأوقات، معتقداتنا وسلوكاتنا جدّ ضعيفة، جدّ هشّة." |
Hayat o kadar fani, o kadar kırılgan ki. Her nefesimiz son nefesimiz olma potansiyeline sahip. | Open Subtitles | "الحياة سريعة الزوال وجدّ هشّة كل نَفَس من المحتمل أن يكون الأخير لنا" |
Aşağıda akrilik var, çok hassas malzemeler. Bomba yok. | Open Subtitles | هناك أكريليك تحت بيئة هشّة جداً.مفيش قنابل |
Aynı zamanda çok hassas, insansı. Anlıyor musun? | Open Subtitles | إنها هشّة جدا أيضا، لذا الإنسان هل تعرف ماذا أعني؟ |
Aynı zamanda çok hassas, insansı. Anlıyor musun? | Open Subtitles | إنها هشّة جدا أيضا، لذا الإنسان هل تعرف ماذا أعني؟ |
Ben bakarım. - Ama durumu çok hassas. | Open Subtitles | إنّه يغادر مخالفة للمشورة الطبّية في حالة هشّة محتملة |
Eşyaların bazısı çok narin. O yüzden bir bebek taşır gibi taşıyacağız. | Open Subtitles | بعض الأشياء هشّة للغاية وعلينا معاملتها كالطفل |
Durumu bilmiyormuş gibi yap. İlişkileri zaten kopma noktasında. | Open Subtitles | و تزعمين أنك لا تعلمين الجواب و أن علاقتهما هشّة |
Aferin, bitti. Ben... Sizin için bütün bir yumuşak tavuk yaptılar. | Open Subtitles | حسنًا ، أحسنت ، انتهى ما بيننا طبخنا دجاجة هشّة وساخنة لأجلك |
Çok kırılgandır. | Open Subtitles | إنها هشّة للغاية |