"همفري" - Translation from Arabic to Turkish

    • Humprey
        
    • Humphrey'
        
    • Humphreys
        
    • Humphreyler
        
    Eskiden Brooklyn'de oturup şehrin ışıklarını izleyen Jenny Humprey Blair Waldorf'a savaş açtı ve gerçekten onun saygısını kazandı. Open Subtitles جيني همفري التي كانت تجلس في بروكلين وتشاهد أنوار المدينه عبر الماء التي تحدت بلاير والدورف
    Jenny Humprey, Kızıl Baron Chuck Bass'in kollarında kırmızı halıda görüldü. Open Subtitles كشف في السجادة الحمراء جيني همفري بين يدي البارون الأحمر، تشاك باس
    Sanırım bunun anlamı Dan Humprey sorunuyla senden istediğim gibi ilgilenmedin. Open Subtitles هذا من الواضح يعني أنك لم تهتمي بمسألة دان همفري مثل ما قلت لك
    Görünüşe bakılırsa bir anlaşma yaptık tam bir haftan var yoksa Humphrey'le evlenirim. Open Subtitles يبدو أننا قد عقدنا اتفاقا أمامك مهلة أسبوع و الا سأتزوج من همفري
    Şimdiyse elimde Humphrey'in yavaş ölümünü planlamaktan başka bir şey kalmadı. Open Subtitles والآن الشيء الوحيد الذي سيمتعني التخطيط لتعذيب دان همفري عذابا طويلا
    Humphreys Caddesi'nden dön, Kimberley Yolu'nun yakını. Open Subtitles - ثم تتجه لشارع همفري قرب شارع كيمبيرلي - هل بالإمكان أن تعوديه مرة اخرى؟
    Humprey'nin ilk baskısını yayınlamaya hazırdır. Open Subtitles أخيراً علي إستعداد لنشر رواية همفري الأصلية.
    Umarım bu ziyaretlerin bir alışkanlık olmaz, Humprey. Merak etme. Open Subtitles ارجو أن لا تصبح زيارتك عادة, همفري.
    Yani Dan Humprey'e her ne yaptıysan, git ve durumu düzelt, tamam mı? Open Subtitles لذا أيما كان مافعلتيه لـ دان همفري) ، تراجعي عنه ، حسناً؟ )
    Dan Humprey'nin köyün diğer yerlerinde yaptığı şeyler onu ilgilendirir. Open Subtitles ان ما يفعله (دان همفري) على السطح في القريه.. هو شأنه..
    Müdire Queller'le konuştuğumda Jenny Humprey'nin kötü olduğu için 10 gündür okula gitmediğini söyledi. Open Subtitles عندما ذهبتُ للمديرة (كويلر) أخبرتني أن (جيني همفري) لم تذهب للمدرسة منذ عشرة أيام بسبب حالة سيئة من مرض الحمى الغدية
    Sebeplerim ne olursa olsun, Bay Humprey gerçekler ortada. Open Subtitles مهما كانت بواعثي, سيد (همفري) الحقائق حقائق
    Sadece Dedikoducu Kız, Jenny Humprey'in... Open Subtitles غوسيب غيرل = فتاة النميمة) تقول أن جيني همفري)
    Onun adı artık Humprey ve bunu kendi bağlantılarım sayesinde aldım. Open Subtitles حسنا، تدعى (همفري) الآن وحصلت عليه عن طريق علاقاتي الخاصّة
    Bayan Humprey, nasılsınız? Open Subtitles -{\pos(192,210)}أجل، بالتأكيد. مرحباً -سيّدة (همفري)، كيف حالك؟
    Humprey'lerin oyunları ne kadar çok sevdiğini biliyorum. Open Subtitles لديّ أحجية أحتاج حلّها وأعرف أن آل (همفري) يهوون الألغاز
    Monako Prensliği'nin yatının tekne gezisi olarak sayıldığını sanmıyorum Bay Humphrey. Open Subtitles يعتبر نزهة بحرية يا سيد همفري حسن ، لم يذكرا ذلك
    McGovern kendi kendini yok ediyor, tıpkı Humphrey, Muskie ve diğerleri gibi. Open Subtitles مكجفرن يدمر نفسه و كذلك همفري و موسكي و الجميع
    Yani, Muskie'ye Senatör Hubert Humphrey'nin tele kızlarla görüştüğünü yazan bir mektup gönderdiğiniz gibi mi? Open Subtitles مثل عندما عثرت على رسالة من موسكي يقول فيها أن السيناتور همفري يقابل بعض العاهرات؟
    Humphreys Caddesi'nden dön. Open Subtitles اتجه الى شارع همفري
    Size kara yolu gezilerinin Humphreyler'e özgü olduğunu söylemiştim. Open Subtitles أخبرتكِ أن الطرق البريّة (محصورة على آل (همفري

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more